O harfi ile başlayan atasözleri ve anlamları

O harfi ile başlayan atasözleri ve anlamları
O harfi ile başlayan atasözleri ve anlamları nedir, O harfi ile başlayan çok bilinen atasözleri hangileridir bu konuda sizlere kısa bilgiler vereceğiz.

Oğlan anası kapı arkası, kız anası minder kabası: Eve gelin geldikten sonra oğlanın anası kapı dışarı edilecek gibi görülür. Kızın anası ise baş köşeye oturtulur.
Oğlan atadan (babadan) öğrenir sofra açmayı, kız anadan öğrenir biçki biçmeyi: Erkek çocuk, erkeklerin yapması gereken şeyleri babasından, kız çocuk da kadınların yapması gereken şeyleri annesinden öğrenir; anne ve baba bunları bilmiyorsa çocuktan böyle şeyler beklenemez.
Oğlan dayıya, kız halaya çeker: Oğlan çocuğun yüzü de, huyu da dayısına, kız çocuğununki ise halasına benzer.

Oğlan doğuran övünsün, kız doğuran dövünsün: Doğacak çocuğun oğlan olması istenir. Kız olması istenmez. Onun için oğlan doğuran ana sevinir; kız doğuran ana üzülür.
Oğlan doğurdum, oydu beni; kız doğurdum, soydu beni: Erkek çocuklar, yaramazlıklarıyla, haylazlıklarıyla, ana-babayı üzerler. Kız çocuklar ise
giyime, süse düşkün olduklarından ana-babalarından sürekli para çekerler.
Oğlan doğur, kız doğur; hamurunu sen yoğur: Ana-baba özveriyle çocuk yetiştirirler. Ancak çocukların kendilerine pek yardımı olmaz.

Oğlan yetir, kız yetir; ağır yükü sen götür: Çocuk büyütmek, evi yönetmek hep annenin görevi olduğundan anne olmak kolay iş değildir.
Oğlanınki oğul balı, kızınki bahçe gülü: Torun, oğlandan olursa oğul balı, kızdan olursa bahçe gülü diye sevilir.
Oğlum deli malı neylesin, oğlum akıllı malı neylesin: Çocuk akıllı ise babasından mal kalsın diye beklemez, malı kendisi kazanır; akılsızsa babası ne kadar çok mal bırakırsa bıraksın, değerini bilmez ve onu kısa zamanda bitirir.

Oğlumu (evladımı) ben doğurdum amma gönlünü ben doğurmadım: Bir kimse evladına emredip birçok şey yaptırır ancak onun gönlüne hükmedemez.
Olacakla öleceğe çare bulunmaz: İnsanın alnına yazılmış olan şeyler önlenemez.
Olan dört bağlar, olmayan dert bağlar: Zengin, giyinir, kuşanır, istediği gibi yaşar; fakirse yoksulluğun acısını çeker.

Olmaz olmaz deme, olmaz olmaz: Hiçbir şey için olmaz deme. Dünyada olmayacak şey yoktur.
Olsa ile bulsayı ekmişler, yel ile yuh bitmiş: Şu iş şöyle olsa, bu iş böyle olsa diyerek istediğimiz sonuca varamayız, elde etmek istediğimiz sonucu istekle değil çalışmakla gerçekleştirmeliyiz.
Olsayı bulsaya vermişler, hiç doğmuş: Şu iş şöyle olsa, bu iş böyle olsa diyerek istediğimiz sonuca varamayız, elde etmek istediğimiz sonucu istekle değil çalışmakla gerçekleştirmeliyiz.

Onmadık hacıyı deve üstünde (Arafat’ta) yılan sokar: Amacını gerçekleştirmesi mümkün olmayan kişinin karşısına, hatır ve hayale gelmeyen ve yenilemeyen engeller çıkar. (onmadık: Talihsiz, bereketsiz)
Onmadık yılın yağmuru harman vakti yağar: Zamanında olduğunda büyük yarar sağlayacak bir durum, zamanı geçtikten sonra gerçekleşirse zarar bile verebilir. (onmadık: Bereketsiz, talihsiz)
Ortaklık öküzden, başlı başına buzağı yeğdir: Kişinin malı çok ama bunlar ortak malıysa yalnız kendisine ait azıcık malı bulunması daha iyidir.

Otu çek, köküne bak: Kişinin kimliğini öğrenmek için soyunu sopunu bilmek gerekir.
Otuz iki dişten çıkan, otuz iki mahalleye yayılır: Bir ağızdan çıkan söz, başkalarının ağzına geçer, her tarafa yayılır.

0
0
0
0
0
0
0
👍
👎
😍
😥
😱
😂
😡
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan, isimsiz ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yorumların her türlü cezai ve hukuki sorumluluğu yazan kişiye aittir. Eğitim Sistem yapılan yorumlardan sorumlu değildir.