Yalan söylemenin bireysel ve toplumsal başka ne gibi olumsuz sonuçları vardır

Yalan, insanları yanıltma, olmayan bir şeyi olmuş gösterilmesi, kişinin doğruluktan ayrılarak gerçeğin karşıtını gerçekmiş gibi göstermesi, olmayan bir şeyi olmuş gibi, olmayan bir şeyi de olmamış gibi göstermesidir. Yalan kişilere ve toplumlara zararı oldukça fazladır. Yalancının onur ve saygınlığı kendisi için ve toplum için zedelenir. Sürekli yalan söyleyen birinin toplumla barışık çevresiyle sağlıklı ve özgüven içinde yaşaması imkansızdır. Herkese yalan söyleyen bir kişi toplum tarafından saygı gördüğü düşünülemez.

İslam dini, bireye ve topluma pek çok zararı olan yalan söylemeyi haram kılmıştır. Kur’an-ı Kerim’de yalanın haram kılındığını ve kişinin yalandan kaçınmasını öğütleyen pek çok ayet vardır. Örneğin, “… Yalan sözden sakının.”(Hac suresi, 30. ayet.) ve “Ey iman edenler! Yapmayacağınız şeyleri niçin söylüyorsunuz?” (Saff suresi, 2. ayet) gibi ayetlerde yalan yasaklanmakta ve gerçeği söylemeyenler uyarılmaktadır.

Kur’an’da yalan söylemek yasaklanırken, “Ey iman edenler! Allah’tan korkun ve doğru söz söyleyin.” ( Ahzâb suresi, 70. ayet.) ve “O hâlde ... emrolunduğun gibi dosdoğru ol..!” (Hûd suresi, 112. ayet) gibi ayetlerde de doğru söylemek ve doğru kimselerden olmak emredilmektedir. Doğruluk insanın içi ile dışının, özü ile sözünün bir olmasıdır.