Sınavlara Hazırlanırken Ailelerin Dikkat Etmesi Gerekenler
Bunun tersi de zararlıdır. Yani öğrenci üzerinde baskı kurmak, alınacak sonuçlar üzerinden devasa hayaller kurmak yolun sonunda hayal kırıklığı yaratabilir.
Bu yarışta çocuğunuza yapabileceğiniz en iyi destek ona uygun bir çalışma ortamı sağlamaktır. Zamanı gelince çalışabileceği bir oda ve onu mümkün olduğunca dersleri ile baş başa bırakmak bu konuda yapılabilecek basit ama gerekli şeylerdendir.
Çoğu aile sınav maratonunda çocuğunu dershane veya kursa emanet etmek gibi ciddi bir hataya düşer. Halbuki bu kurumlar ticari eksenle faaliyet gösteren, aslında sizin çocuğunuzun başarılı olup olmadığı ile ilgilenmeyen kurumlardır. Bu nedenle çocuğunuzu kursa gönderdikten sonra onun genel durumunu takip etmeyi sürdürmelisiniz. Sınav maratonuna hazırlanan ilköğretim öğrencisi gireceği sınavın ne manaya geldiğini idrak edememiş, TEOG sınavının kariyerini ne şekilde etkileyeceğini bilmeyen bir çocuktur aslında. Bazen gözünde büyütür, bazen de sınavın önemimi kavrayamadığı için pek umursamaz. Aynı şekilde büyüdüğünü sandığımız liseli gençlerin kafasında kavak yelleri esmektedir. Çocuklarımıza yeterince rehberlik edemezsek, onlarla yeterince ilgilenemezsek sonradan pişman olabiliriz.
Çocuğunuzu Keşfedin
Sınavlara hazırlanmak öğrencinin kapasitesini en iyi şekilde kullanabilmesi içindir. Peki çocuğumuzun kapasitesini biliyor muyuz ? Bazı öğrencilerin Tıp veya Mühendislik kazanma ihtimali yoktur. Ne kadar uğraşırlarsa uğraşsınlar, siz istediğiniz kadar para dökün bu değişmez. Bazıları da ezber yapamaz. Çocuğumuzun ne yapabilip neleri yapamadığı olduğunu keşfedersek, ilgi alanlarını ve isteklerini bilirsek onu daha iyi yönlendirme imkanımız olur. Çocuk yeteneği olduğu alanda ilerlerse daha başarılı olur.
Aynı şekilde çocuğumuzun ruh halini de çözmemiz gerekir. Kimisi baskı altında çalışamaz, kimisinde iltifat çok işe yarar. Onu motive ederken bu hususlara dikkat etmek gerekir. Aynı şekilde okul seçiminde de bunları göz önünde bulundurmak gerekir. Örneğin çocuğumuz kıl payı Fen Lisesi’ni kazandı. Bu takdirde çocuğunuz sınıfındaki diğer öğrencilerden daha düşük seviyesinde olacaktır. Acaba çocuğunuz bir Anadolu Lisesinde sınıfında orta düzeyde olsa mı üniversite sınavlarına daha iyi çalışır, yoksa Fen Lisesinde sınıfındaki sonuncu olarak mı daha iyi performans gösterir. Bunu sizin hesap edebilmeniz gerekir. Kişiden kişiye bu faktörler değişir.
Aynı şekilde sözeli kuvvetli olan bir çocuğu mühendislik kazandırmak için sayısala ağırlık verdirmek ne kadar doğru, bunu da hesap etmelisiniz.
Fazla Baskı Ters Teper
Çocuğun kapasitesini bilmeden ona büyük hedefler koymak başarısız olduğu zaman “ezik” durumuna yol açacaktır. Üst düzey sınav kaygısı oluşturacak, belki de yapabileceği soruları da çözemeyecektir. Kişinin böyle önemli sınavlarda başarısız olması, daha doğrusu sonuçları başarısız olduğuna yorumları ilerideki yıllarda güven bunalımlarına, kişilik bozukluklarına da yol açabilir. Bu nedenle hem çocuğun kapasitesi iyi bilinmeli hem de noktasal hedefler yerine kademeli hedefler koyulmalıdır.
Sınav Haftası Ne Yapılmalı ?
En iyi çözüm başarabiliyorsak “Normal” olmaktır. Yani öğrencinin her zaman yaptıklarını yapmasını, her zaman ki saatinde uykuya dalması ve kaygı düzeyinin de önceki haftalardaki düzeye indirilmesi gerekir.
Neler Yapılmamalı ?
Başkaları İle Kıyas: Her insan farklıdır. Hiçbir şekilde çocuğunuzu başkaları ile kıyaslamayın. Aksi takdirde sınav kaybetmekten daha fazlasını kaybedersiniz. Aile içi ilişkiler sarsılabilir, çocukta kişilik bozuklukları oluşabilir.
Her Konuda Aşırıya Kaçmak: Tek tek dile getirmeye gerek yok. Bir konuda aşırılık ve abartı var ise hüsran da yakınlardadır.
Sürekli Net Hesabı Yapmak: Bunun öğrenciye hiçbir faydası yoktur. Çocuğa ne kadar net gerektiğini telkin etmek anlamsızdır. Bu sınav kaygısını da artıracaktır.
Yorumların her türlü cezai ve hukuki sorumluluğu yazan kişiye aittir. Eğitim Sistem yapılan yorumlardan sorumlu değildir.