Hacivat Karagöz metni

Hacivat Karagöz metni
Hacivat Karagöz metni, Karagöz Hacivat metni, Ramazan İkramı Karagöz ile Hacivat, Karagöz – Hacivat Görgü Kuralı Konuşması bu konuda sizlere kısa bilgiler vereceğiz.

Ramazan İkramı Karagöz ile Hacivat

Ramazan İkramı

(Hacivat, arkadaşını kapıda karşılar.)

KARAGÖZ – Merhaba Hacı Cavcav!…
HACİVAT – Ooooo, Merhaba merhaba! Dükkânıma hoş geldin, safalar getirdin Karagöz’üm!

KARAGÖZ – Sopalar falan getirmedim.
HACİVAT – Efendim, sözlerimi hemen yanlış anlamaya başladın. Sopalar olur mu! “Sâfalar getirdin!” dedim. Yani seni görünce rahatladım ve çok sevindim demektir.

KARAGÖZ – Âmin, âmin!…
HACİVAT – Hele otur bakalım! Biraz dertleşelim.

KARAGÖZ – Hay hay, biraz dert deşelim ama sen önce dükkânına gelen misâfire ikramını yapsana!
HACİVAT – Aman Karagöz’üm, sen şaşırdın mı?

KARAGÖZ – Şimdi seni bir güzel pataklarsam, görürsün kimin şaşırdığını!…
HACİVAT – Allah Allah?… Şaka mı yapıyorsun, yoksa benimle alay mı ediyorsun?

KARAGÖZ – İkisi de değil…
HACİVAT – Karagöz’üm Ramazan’dan haberin yok mu?

KARAGÖZ – Var… Şimdi eve gitti.
HACİVAT – O Ramazan değil, şu bildiğimiz Ramazan… Hani yılda bir kere geliyor ya!

KARAGÖZ – Haaa, Almanya’daki Ramazan’ı mı soruyorsun? Anasına mektup yazmış da mayısta gelecekmiş…
HACİVAT – Allah iyiliğini versin, mübârek günde yine benim sinirlerimi bozmaya başlıyorsun.

KARAGÖZ – Köftehor , asıl sen benim sinirlerimi bozacaksın! Geçende uğradım da, hemen “Sana ne ikram edeyim Karagöz Beyefendi?” demedin mi?
HACİVAT – Canım dedim ama o zaman Ramazan gelmemişti.

KARAGÖZ – Köftehor, Ramazan’dan bana ne? Ona da geldiği zaman ayrı ikramını yaparsın!

HACİVAT – Yârabbi bana Ramazan sabrı ver!

KARAGÖZ – Sabri’yi falan karıştırma da ikramını yap!

HACİVAT – Allah Allah… Hem anlayamıyorum, hem de anlatamıyorum galiba! Yani sana şimdi çay kahve, ayran falan ikram etsem utanmadan içecek misin?

KARAGÖZ – Hele sen ikram et de görürsün ne olacağını!

HACİVAT – Oruç değil misin, nasıl içeceksin?

KARAGÖZ – Hacı Cavcav, oruç senin başına mı vurdu? Ben onları içeceğim dedim mi? Senden çay, kahve, ayran falan istedim mi?

HACİVAT – Aman Allah’ım aklım karmakarışık oldu. Pekâlâ ne istiyorsun Karagöz’üm?

KARAGÖZ – Benim gönlümden ne koparsa onu ikram et birâder?

HACİVAT – Senin gönlünden ne kopuyorsa söyle de ikram edeyim öyleyse?

KARAGÖZ – Hah şimdi adam oldur! Benim gönlümden yarım kilo zeytin, peynir, bir avuç hurma, iki pide falan kopuyor Hacı Cavcav!

HACİVAT – Canım efendim yine anlayamadım? Tamam bunları ikram edeyim amma, ne biçim oruçsun, buraya öğlen yemeğine mi geldir?

KARAGÖZ – Hay hay, öğlen yemeğine geldim.

HACİVAT – Olmaz efendim, beni de günaha sokacaksın!

KARAGÖZ – Pataklarım ha! Bilmiyor musun, biz Ramazan’da öğle yemeğini de akşam yiyoruz.

HACİVAT – Öyle söylesene!… Demek ağzın kapalı?…

KARAGÖZ – Hay hay, ağzım, burnum, gözlerim, kulaklarım, kapalı amma seni pataklamak için ellerim kaşınmaya başladı.

HACİVAT – Efendim, elini kaşındıracak ne var? Ramazan’dan sonra bir gün uğra da istediğin ikramı yapayım.

KARAGÖZ – Olmaz Hacı Cavcav!… Ağzım kapalı diye Ramazan ikramından kaçarsan ben sana dayak ikram ederim.

HACİVAT – Canım, anladım amma böyle ısmarlama ikram olur mu? bir çay ikramı nerede, saydıkların nerede?…

KARAGÖZ – Köftehor, sen onları bana ikram edeceksin, ben iftarda sahurda benim hanım ile çocuklara ikram edeceğim.

HACİVAT – Hah hah hah! Öyle söylesene!… (Karagöz gider.)

Görgü Kuralı

Karagöz – Hacivat Görgü Kuralı Konuşması

(Hacivat dükkânının önündedir.)

HACİVAT – Aman Karagöz’üm uğradığın iyi oldu!

KARAGÖZ – Senin gözlerin bozuldu galiba?

HACİVAT – Hayrola, ne oldu?…

KARAGÖZ – “Hurma aldığın iyi oldu!” demedin mi!

HACİVAT – Tabii demedim, beni görmeye geldiğin iyi oldu demek istiyorum.

KARAGÖZ – Ne söyleyeceksen çabuk söyle de kafamı karıştırma!

HACİVAT – Hele karşıma otur bakalım!

KARAGÖZ – (Oturur.) Fotoğrafımı mı çekeceksin?

HACİVAT – Değil Karagöz’üm, sana iyi bir haberim var.

KARAGÖZ – Kasandaki fazla paraları bana mı vereceksin?

HACİVAT – Canım şakayı bırak! Biliyorsun sana iş bulmak için her zaman uğraşıyorum.

KARAGÖZ – Âmin!… Bana iş mi buldun?

HACİVAT – İş bulamadım ama sana iş bulacak birini buldum.

KARAGÖZ – Hiç yoktan iyidir.

HACİVAT – Dün bir askerlik arkadaşıma rastladım. Sana iş bulacak ama “Önce gelip beni bir görsün!” dedi.

KARAGÖZ – Açlıktan çift görmeye başlamadan hemen gidip adamı bulayım Hacı Cavcav!

HACİVAT – Efendim acele etme, başka söyleyeceklerim var!

KARAGÖZ – Köftehor, çabuk ol ki işi kaçırmayayım.

HACİVAT – Beni iyi dinle Karagöz’üm! Bu adam çok zengin ve yaşlı… Artık çalışmıyor.

KARAGÖZ – Beni yanına alsın da beraber çalışmayız.

HACİVAT – Saçmalamayı bırak! Onun İbiş adında uşağı var. İşte bu arkadaşımı görmeye gideceksin. Fakat titiz ve kibardır.

KARAGÖZ – İkiz enginardır…

HACİVAT – Köşke girdikten sonra ve onunla görüşürken çok dikkatli olmalısın!

KARAGÖZ – Aman Hacı Cavcav, öyleyse biraz yardım et!

HACİVAT – İyi ya işte, ben de seni onun için oturttum. Görgü kuralları hakkında biraz bilgi vereyim.

KARAGÖZ – Yeni işimde örgü mü yapacağım?

HACİVAT – Ne örgüsü Karagöz’üm?…

KARAGÖZ – Köftehor, “Örgü kuralları hakkında bilgi vereyim.” dedin ya!…

HACİVAT – Canım yine yanlış anladın! Yani köşkte nasıl hareket edeceğini anlatacağım. Meselâ böyle yabancı bir yerde bir kapıya gidince hemen girilmez değil mi?

KARAGÖZ – Hay hay, mendil açılıp kapı dibinde beklenir.

HACİVAT – Olur mu efendim! Önce kapıya vuracaksın!…

KARAGÖZ – Vurması kolay da, kapı kırılırsa?

HACİVAT – Karagöz’üm tekmeleyecek değilsin! Ellerin yok mu?

KARAGÖZ – İşe başlayınca alırım diye ellerimi eve bıraktım.

HACİVAT – Şakayı bırak!… Bir elinle kapıyı çalarsın…

KARAGÖZ – “Karagöz kapı mı çaldı” diye arkadaşın polis çağırırsa ne olacak?

HACİVAT – Allah iyiliğini versin! Yani kapının kenarına parmağınla “Tık, tık…” diye vurursun…

KARAGÖZ – Hay hay, onu yaparım.

HACİVAT – Âferin! Sonra içeriden “Gel!…” diye bir ses duyunca ne yapacaksın?

KARAGÖZ – Ben de içeriye “Sen gel!” diye bağırırım.

HACİVAT – Öyle şey olur mu? Kapıyı yavaşça açıp içeriye girersin… Sonra ne yapacaksın?

KARAGÖZ – İçeride işime yarayacak ne varsa, çuvallayıp bizim eve götüreceğim.

HACİVAT – Olmaz Karagöz’üm!

KARAGÖZ – Yarısını da sana ayırırım Hacı Cavcav!

HACİVAT – Allah Allah, ben seni hırsızlığa mı gönderiyorum. Adam odada oturmuş, seni bekliyor.

KARAGÖZ – Ne olacak şimdi?…

HACİVAT – Kapıyı örter ve güzel bir selam verirsin!

KARAGÖZ – Selamımı almazsa pataklarım.

HACİVAT – Karagöz’üm ben bu işten vazgeçtim. Sen beni anlaşılan adama rezil edeceksin.

KARAGÖZ – Sakallarımızı değiştirelim de benim yerime sen git öyleyse… (Karagöz gider.)

0
0
0
0
0
0
0
👍
👎
😍
😥
😱
😂
😡
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan, isimsiz ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yorumların her türlü cezai ve hukuki sorumluluğu yazan kişiye aittir. Eğitim Sistem yapılan yorumlardan sorumlu değildir.