9. Sınıf Öğün Türk Dili ve Edebiyatı Sayfa 240-244 Cevapları
Metne Hazırlık
1. Sizce günlüklerin internet ortamına taşınıp blog şeklini alması içeriğinde değişikliğe neden olmuş mudur? Açıklayınız.
Cevap: Hayır çok fazla içerikte değişiklik olmamıştır. Sonuçta yazarlar yine başlarından geçenleri günü gününe paylaşmaktadırlar.
2. Kendinize ait blogunuz var mı? Varsa blog yazmanız size neler kazandırıyor? Anlatınız.
Cevap: Benim kendime ait blogum yok ama olsun isterdim. Çünkü insanlar ile görüşlerimi düşüncelerimi paylaşmayı seviyorum sanırım.
Metni Anlama ve Çözümleme
1. Sizce, okuduğunuz blogda yamaç paraşütü ile ilgili bazı teknik kelimelerin kullanılması o dalla ilgilenen okuyucuların bloga olan ilgisini artırıyor mudur? Açıklayınız.
Cevap: Bence arttırıyor. Çünkü yamaç paraşütüne ilgi duyan okurlar bu teknik terimler aracılığı ile ilgilerini daha iyi doyurabilmekteler. Bunun yanında meraklarını doyurdukları için de metni daha keyifli ve ilgili okuyabilmekteler.
2. Alanında uzman kişilerin bloglarının okuyucusunun fazla olmasının sebebini okuduğunuz blogdan yola çıkarak açıklayınız.
Cevap: Çünkü bu kimselerin yazdıkları yazıların güvenirliği yüksek olmaktadır. Bu kimseler alanlarına hakim oldukları için her türlü bilgiyi kaynaklardan ve belgelere dayalı şekilde okurlarına sunmaktadırlar.
3. Gazi Havacılık Kulübünün blogunda yazılanların fotoğraflarla desteklenmesi bloga görsel açıdan neler kazandırmıştır? Açıklayınız.
Cevap: Görseller metne zenginlik katmıştır. Okurun anlatılanları kafasında canlandırmasına yardımcı olmaktadır. Bu durum da metne güvenirliliğin ve inandırıcılığın artmasını sağlamaktadır.
4. Günlük türünün özelliklerini göz önünde bulundurduğunuzda okuduğunuz blogda, günlük türüne ait hangi özellikler dikkatinizi çekiyor? Açıklayınız.
Cevap: Dilinin sade akıcı olması, okurlar ile senli benli bir havada yazılması, güncel durumların olayların bu yazıda konu edilmesi günlük türüyle benzemektedir.
5. Blog yazmak, blog yazarının sosyal çevresini genişletir mi? Tartışınız.
Cevap: Bence genişletir. Sonuçta okur sayısı artacaktır. Bu da okur sayısı ile yazanın iletişimini arttıracaktır. Böylece de sosyal çevrenin gelişmesi ve zenginleşmesi sonucu ortaya çıkacaktır.
6. Okuduğunuz blogu kullanılan dil açısından değerlendiriniz. Düzenli bir şekilde blog yazmanın günlük hayatta güzel ve düzgün konuşmaya bir etkisi olabilir mi? Tartışınız.
Cevap: Kullanılan dil saf ve temiz bir Türkçedir. Bunun yanında herhangi bir dil sıkıntısı ya da bilinmeyen kelime kullanılmamıştır. Anlatım bozukluğu da yapılmamıştır. Bu da bence düzenli bir şekilde blog yazmanın getirdiği bir kazanımdır. Dil özelliği oturmuş olmaktadır.
7. Sizce ilgi alanları ve fikirleri aynı olan kişilerin bir araya gelip çok yazarlı blog oluşturması mümkün olabilir mi? Nedeniyle birlikte açıklayınız.
Cevap: Bence mümkün. Çünkü insanlar ne kadar ilgi alanları benzese de yine kendilerine has yorumları ile derinlik ve zenginlik kazandırmaktadırlar. Bu da beraber iş yapmalarını kolaylaştırabilir.
Metinle İlgili Çalışmalar
1. Okuduğunuz blogun “ben merkezli” olduğunu gösteren özelliklerin neler olduğunu açıklayınız.
Cevap: Çünkü bu blog, kendisine, etrafa, bir kez de oğluyla bakabilme fırsatını sunduğunu dile getirdiği için merkeze yazar kendini aldığından ben merkezli blog diyebiliriz.
2. Sizce bu blogun yazarı “Ali, Babası ve Kırk Haramiler” başlığını kullanarak neye gönderme yapmıştır? Okuyucunun dikkatini çekmede bu başlık etkili olmuş mudur?
Cevap: Ali Baba ve Kırk Haramiler adlı masala bir gönderme yapılmaktadır. Böylece herkesin bildiği bu masalın adını kullanarak okurların ilgisini çekebilmeyi amaçlamaktadır.
3. Blog yazarının yazdığı yazılarda, okuyucunun kendine ait bir şeyler bulması yazar ile okuyucu arasındaki bağı nasıl etkiler?
Cevap: Bence sağlam bir bağ oluşmasını sağlar. Çünkü yazar ile okur kendilerini birbirlerine yazılanlar üzerinden yakın hissederler. Bu da ikisinin benzer yaşam görüşlerine sahip olduğunu, birbirlerine saygılı olduklarını ortaya koyar.
4. Blog yazarının duygularını açık ve etkili biçimde ifade ettiği cümleleri belirleyiniz.
Cevap: “Belki seninkinin doğumunu göremem, görsem de o zaman örmeye mecalim olur mu olmaz mı belli değil, şimdiden senin çocuğun için de örüp bir kenara koyacağım.” denilen yer duyguların açık bir şekilde aktarıldığı kısımlara örnektir.
5. Her konuda blog yazarlığı yapılabilir. Örneğin seyahat etmeyi çok seven kişiler bloglarında gezip gördüğü yerleri okuyucularıyla düzenli olarak paylaşabilirler. Yaşadıkları anıları anlatabilirler ya da günlük hayatta yaşadıklarından kesitler sunabilirler. Bu bilgiden yola çıkarak blogların hangi edebî türlere kaynaklık edebileceğini tartışınız.
Cevap: Yazarların belli tarihlerle tuttuğu bloglar; yazarlarının izlenim, gözlem ve edebiyata dair düşüncelerini açıkça ifade ettikleri için önemlidir. Bu tür metinler, blogun sahibine ilişkin ayrıntılı ve samimi bilgilere ulaşmamızı sağladığı gibi yazıldıkları dönemin önemli olaylarına ilişkin tarihî bir belge olarak da değerlendirilebilir.
6. Günümüzde internet aracılığıyla hazır bilgiye ulaşmak iyice kolaylaşmıştır. Blog yazarlarının yazdığı yazıların özgün olmaması ne gibi sakıncalar doğurur? Değerlendiriniz.
Cevap: Blog yazarları eğer özgün içerikler üretmezlerse belli bir zaman sonunda okunurlukları düşer. Bu sebepten ötürü ne yazarlarsa yazsınlar özgün orijinal içerikler üretmelidirler. Yoksa bir dönem sonunda kolayca silinir kaybolurlar.
Dilbilgisi
1. 24 Nisan, Cuma
Otobüsteydim bugün. Bir adam bindi. Sarmısak yemiş, yanımda durmadı benim, uzağa gitti, gene de duyuluyordu ağzının kokusu. Burnumu tıkadım. Ben zaten inecektim, ama gideceğim yere varmamış olsam da inerdim, çekilir şey değildi o koku.
Nasıl yaparlar bunu? Kendi keyiflerinden başka bir şey düşünmezler mi bu adamlar? Şunu bunu rahatsız edeceklermiş, umurlarında değil. Onlar sarmısağı yesin de yüzlerce kişi bundan rahatsız olsun, zararı yok.
Sarmısak yemesinler demiyorum. Ben sevmem o nesneyi, ama bunca yüzyıldır insanoğlu yiyor onu, demek bir tadı var, bir iyiliği de var. Yesinler, kimsenin zevkine karışacak değilim, ama sarmısak yedikten sonra dalmasınlar kalabalığın içine, düşünsünler biraz, düşünsünler de ötekini berikini rahatsız etmesinler. Yalnız ben rahatsız olmuyorum, nice kimseler rahatsız oluyor. Sarmısak yemeyi seveni gördüm, ama kendisi yemeden sarmısak kokusundan hoşlananı görmedim. Akşam yenmez mi bu? Çoluk çocuk akşam yemeğinde yersiniz o sarmısağı, sonra oturursunuz evinizde, olur biter.
a. Yukarıdaki parçada geçen çekimli fiilleri bulunuz.
Cevap: “bindi, yemiş, gideceğim, görmedim, gördüm, biter”
b. Bulduğunuz fiillerin metindeki işlevlerini belirleyiniz.
Cevap: Fiillerin zamanını yapılış zamanını bizlere vermektedirler.
c. Paragraflarda bulduğunuz çekimli fiillerin kip ve kişi eklerini belirleyiniz.
bindi: kişisi o kipi ise görülen geçmiş zamandır.
yemiş: üçüncü tekil kişi kipi ise duyulan geçmiş zaman
gideceğim: birinci tekil kişi kipi ise gelecek zaman
ç. Bulduğunuz çekimli fiilleri yapılarına göre inceleyiniz.
Cevap: Yapılarına göre bazıları basit bazıları ise bileşik fiile örnektir.
d. Bulduğunuz çekimli fiillerin öznelerine ve nesnelerine göre çatılarını inceleyiniz.
bindi: geçişsiz fiil
yemiş: geçişli fiil
gideceğim: geçişsiz fiil
2. Zaten onu bekliyor. Kendisi için yazılar yazılmalıymış, şiirleri okul kitaplarına alınmalıymış, şiirleri şunun- kilerle, bununkilerle karşılaştırılmalıymış. Bu kitabında şöyle bir şey var: “Amansız bir ok atıldı / Zehirli miydi, neydi? / Bu hain ok geldi de / Sancak erine değdi. / Yukarı, aşağı değil. / Tam kalbine saplandı.” Ok bir kişinin tam yüreğine saplandı mı, ne olur o kişi? Ölür değil mi? Bilemediniz işte. Şöyle diyor Minnetoğlu: “Düşecekti, düşmedi. / Önce sancağını ta başına yükseltti.” İş mi sanıyorlar, [böyle] söylemeyi, bellerler onları? Bilmiyorlar bir kahramanı övmeyi, şöyle gerçekten övmeyi, tabiî olarak övmeyi bilmiyorlar da onun için böyle şeyler uyduruyorlar.
Yukarıdaki paragrafta bulunan noktalama işaretlerinin kullanım amaçlarını belirleyiniz.
/ işareti: dizeler arasında kullanılmıştır.
. işareti: biten cümlelerden sonra konulmuştur.
: işareti: konulma cümlelerinden sonra konulmuştur.
3. Ahmet Haşim adlı metinde günümüz yazım kurallarına uymayan kullanımları tespit ediniz. Bu durumun nedenini açıklayınız.
Cevap: Var. ” ba’zı” kelimesinde kullanılan kesme işareti o dönemde kullanılan bir işarettir. Ama günümüzde Türkçede bu kullanım yoktur.
• Siz de yukarıda belirtilen hususlara dikkat ederek en az bir hafta boyunca günlük tutunuz. Günlüklerinizi sınıfta arkadaşlarınız ve öğretmeninizle değerlendiriniz. Bu amaçla bir defter tutabilirsiniz.
Cevap: Bir hafta boyunca tutacağınız günlükler için doğru ve sade bir dil kullanmanızı öneririz.
• Bir blog oluşturarak başta günlükleriniz olmak üzere diğer yazılı veya görsel üretimlerinizi bu blogda paylaşınız. Ürettiğiniz ve paylaştığınız metinlerin sorumluluğunu üstleniniz.
Cevap: Bu etkinliği yaptığımız etkinliklerden hareketle sizler yapabilirsiniz.
Sözlü İletişim
Farklı günlüklerden/bloglardan seçtiğiniz metinlerden bir sunu hazırlayıp sınıfta sununuz. Sununuzda beden dilini doğru ve etkili bir biçimde kullanınız.
Cevap: BLOG ÖRNEKLERİ
Kirleniyoruz Dostlarım…
3 Aralık 2021
Kirleniyoruz dostlarım, kirleniyoruz. Bu önce bir özeleştiri yazısı. Kimseyi genellemez ve alakadar etmez. Sadece farkındalık içerir. Gelin sizi kendi iç dünyamla tanıştırayım. Az önce hayatımda bir hadise oldu. Birden sinirlendim ve sürekli şikayet eder buldum. Mutsuzluk ve öfke hissettim. Sonra…
Sayıları hiç bulmamalıydık…
30 Eylül 2021
2’yi hiç bulmamalıydık. Sayılara bulaştığımız gün kirlenmeye başladık. Halbuki 0 ve 1 ne güzel sayılardı. Sadece var veya sadece yok. Ancak 2’yi bulduğumuz günün sonrasında her şey bir çorap söküğü gibi soyuldu. Sonra 3, 4, 5 derken aldı başını çok…
Yorumların her türlü cezai ve hukuki sorumluluğu yazan kişiye aittir. Eğitim Sistem yapılan yorumlardan sorumlu değildir.