2019 YKS Öğretmenlik programlarında doluluk oranları
Bu programların 2017 yılında doluluk oranı %86,79 iken 2018 yılında %90,39’a yükselmiştir. 2019 yılı kontenjanları belirlenirken ilk kez dış paydaşların da görüşlerinin alındığı Yükseköğretim Eğitim Programları Danışma Kurulu’nda sunulan ihtiyaç analizleri ve projeksiyonları değerlendirilerek Öğretmenlik programlarında kontenjanların azaltılması yönünde oluşan ortak kanaat doğrultusunda YÖK tarafından öğretmenlik programlarının kontenjanları azaltılmıştır. Öğretmenlik programlarının kontenjanı geçen sene 47 bin 755 iken bu sene 36 bin 311 olarak belirlenmiştir. Doluluk oranlarının artmasının, ülkemizin geleceği için hayati önem taşıyan bu programlara olan ilgiyi ve yönelimi de artıracağı açıktır.
Diğer bazı noktalar:
2017 yılında devlet üniversitelerinde hiç öğrenci yerleşmeyen 225 program bulunmaktaydı. 2018 yılında devlet üniversitelerinde hiç öğrenci yerleşmeyen program sayısı yaklaşık olarak % 70 düşüş göstererek 68 olmuştur. 2019 yılında ise bu rakam 57 olmuş, geçen yıla göre düşmüştür. Diğer bir ifade ile YÖK’ün kontenjan politikası bu başlık altında da olumlu sonuç vermiştir.
Bu vesile ile şu husus da ifade edilmelidir: Üniversiteye giriş sistemi sıklıkla değişmemektedir. “On yıl zarfında -tekrar edilegelen yanlışın aksine- sadece bir defa değişmiş” ve bu değişiklik de tekamül yolunda olmuştur. Bu sene ikinci defa uygulanan YKS sistemi YÖK’ün kamuoyu önünde öğrencilerimize ve ilgili tüm paydaşlara yönelik verdiği taahhütlerine uygun olarak herhangi bir değişiklik olmaksızın gerçekleşmiştir. “Sosyal adalet ve fırsat eşitliğini sağlayan”, başarıyı önceleyen, sözel ve sayısal okuryazarlığı sorgulayan, ezberciliği değil muhakeme ve analiz kabiliyetini öne çıkaran Yükseköğretim Kurumları Sınavı’nın kurgusundaki sağlamlık popülizmden uzak rasyonel planlama ile olumlu sonuç üretmeye devam etmektedir.
Hem devlet hem vakıf üniversiteleri için, hem lisans hem önlisans, hem örgün hem açıköğretim programları için, hatta KKTC’deki üniversiteler için dahi, yani bütün başlıklarda doluluk oranları önemli kabul edilecek bir şekilde artmıştır. Sonuçlar kamuoyu önünde beyan ettiğimiz hedeflere tam olarak uygunluk göstermektedir. Bu olumlu tablo YÖK’ün önümüzdeki günlerde atacağı “daha cesaretli ve kararlı adımları” hızlandıracaktır. Öncelikli meselemiz olan programların kalitesi üzerinde yoğunlaşmak, artık geçtiğimiz yıllara göre daha da kolay olacaktır. Bu vesile ile “Ek Yerleştirme”nin de yükseköğretime katılımda ikinci bir fırsat oluşturacağını, öğrencilerin bu fırsatı değerlendirmeleri gerektiği, yıl kaybına uğramadan ve üniversiteli olmanın gelecek seneye ertelenmesinin getireceği ek maliyeti ödemeden yükseköğretime dahil olma imkanı bulabilecekleri hususunu hatırlatmakta yarar görülmektedir.
Raporun detaylarına buradan ulaşabilirsiniz. Tıklayınız
Kaynak:Eğitim Sistem
Yorumların her türlü cezai ve hukuki sorumluluğu yazan kişiye aittir. Eğitim Sistem yapılan yorumlardan sorumlu değildir.