Böyle kulağa böyle küpe

Mücizekar bir Ressamın tablosunu seyrediyoruz. Tablonun bir yarısında doyumsuz bir göl manzarası, diğer yanında çarşaf gibi denizin büyüleyici maviliği.

Büyük Çekmece gölünün kıyısındayız. Muhteşem kainatın Muhteşem Mimarı, denizin karaya doğru sokulan ucunu koparıp ondan bir göl yapmış. Yani acı bir denizi tatlı bir göle çevirmiş. Dalga ve kıyı akıntılarını mekik gibi işleterek, denizin kıyıya sokulduğu "koy"un önünü bir kordon ile kapatarak denizin kuyısına bir kulak eklemiş. Böylece eski koy'u göle dönüştürmüş. "Deniz kulağı" adı verilen bu gölün suları zamanla tatlılaşmış. Sonuçta bu günkü Büyük Çekmece Gölü ortaya çıkmış.

Bu tablodaki denizin kulağına başka bir sanatkar da zarif bir küpe yapmış.Mimar Sinan deniz ile gölün arasında 40.000 metreküp taşı örgüleyerek yaptığı köprüyü küpe gibi takıvermiş.

28 kemerden oluşan inişli çıkışlı Büyük Çekmece Köprüsü'ne Mimar Sinanın " bu eser benim şaheserimdir" demiş. 636 metre uzunluğundaki köprü bizim Taşköprünün on katı uzunluğunda bir köprü. Mimar Sinan köprüyü yapabilmek için önce gölün sularını boşaltmış. [Düşünebiliyor musunuz bunda 450-500 esene evvel o gölün sularının boşaltılması ne kadar zor bir iş.Ve bu gün sapasağlam ayakta duruyor.Üstelik yakın bir zamana kadar üzerinden ağır vasıtalar geçip gidiyordu.Şimdi trafiğe kapatılmış.]

Avrupadan İstanbula gelenleri karşılayan bu muhteşem köprü görenleri hayran bırakmış.

Yaşadığı çağa damgasını vuran Muhteşem Süleyman İstanbul'u Avrupa'ya bağlayan tarihi ticaret yolu üzerindeki köprüyü Zigetvar seferi sırasında yaptırmış.

Köprünün yakınında bir çeşme ve bir de namazgah var. Osmanlı ordusu batıya sefere çıkarken Topkapıdan sonraki ilk mola verdikleri yermiş burası. [Bu arada Osmanlı ordusu çağının en hızlı intikal kabiliyetine sahip bir orduymuş. Günlük yürüyüş hızı 60 km imiş. Avrupa orduları ise 30-40 km hıza sahipmiş.]

Aynı alanda bir de Kervansaray var. 1566 yılında Kanunî tarafından Mimar Sinan'a yaptırmış.

Kervan sarayın karşısında Sokullu Mehmet Paşa'nın 1567 de Mimar Sinan'a yaptırdığı cami var.Caminin minaresinde kuş kafesi gibi zarif bir sanat var.Yekpare taştan oyularak yapılan bu minareden dünya da iki taneymiş.Biri de Mısırda bulunuyormuş.

Çekmece ne demek?
Çekmeçe göllerinin ismi nereden gelmiş? Eski dönemlerde bu gölerin üzerinde ulaşımı sağlayan sallar bulunurmuş. Bu salların karşıdan karşıya hareketini sağlamak için halat sistemi kurulmuş ve bu halatlarla sallar çekilirmiş. Dolayısıyla bu salların adı da " çekmece" kalmış. Her iki gölde de bu çekmece ulaşım sistemi çalıştığı için, göllere " Büyük ve Küçük Çekmece Gölü" denmiş.