Ağarık, bölük pörçük, elzem, harlı, ilmühaber, lizol, tükenmez ve yalaz kelimelerinin anlamı nedir

ağarık : Beyazlaşmış, rengi solmuş.
1. sıfat Beyazlaşmış.
2. sıfat Rengi solmuş.

bölük pörçük : Tam yararlı olmayacak biçimde, parça parça.
1. sıfat Bütünlüğü sağlanamamış, parça parça. "Acaba nedir diye düşünürken önündeki bölük pörçük kayaların üzerine çuval gibi bir şey düştü." - Halikarnas Balıkçısı
2. zarf Dağınık bir biçimde.

elzem : Çok gerekli, vazgeçilmez.
sıfat, eskimiş, Arapça elzem
Çok gerekli, vazgeçilmez. "Hükmün muteber olması için ittifakla alınması elzemdir." - Tarık Buğra

harlı : Kuvvetli bir biçimde.
ilmühaber : Birinin yer, hâl, medeni durumu vb.ni gösteren resmî belge, hâl kâğıdı.
(i'lmühaber), Arapça ʿilm + ḫaber
1. isim Birinin yer, hâl, medeni durum vb.ni gösteren resmî belge.
2. isim Bir şeyin teslim alındığını gösteren belge, alındı kâğıdı.

lizol : Mikrop kırıcı olarak kullanılan sıvı.

tükenmez : (Metinde) Peynirli bir tür çorba.
1. sıfat Tükenmeyen, bitmeyen. "Bu engin ruh, bu tükenmez azim, Türk milletinin varlık sebebidir." - Ruşen Eşref Ünaydın
2. sıfat, mecaz Sonsuz. "Ben bihaberim kendi tükenmez elemimden." - Yusuf Ziya Ortaç
3. isim Tükenmez kalem.
4. isim, halk ağzında Bir kapta ekşitilen ve alındıkça su eklenerek çoğaltılan üzüm veya üzüm, elma, armut karışımı bir içecek türü.
5. isim, halk ağzında Bir tür peynirli çorba.

yalaz : Alev.