12. Sınıf Edebiyat Ders Kitabı Sayfa 256-257-258 Cevapları Ordinat Yayınları
6. Ünite Ünite Ölçme ve Değerlendirme Çalışmaları
A. Aşağıdaki soruları metne göre cevaplayınız.
1. Okuduğunuz metinde boş bırakılan yerlere uygun noktalama işaretlerini getiriniz.
Her yapı ev değildir; Evce bir yönü vardır gene de her yapının. Fabrikaya ev demek kimsenin aklından geçmez; işçilerin bir bakıma evidir fabrika. Yemek yemek için kurulup düzenlenir lokanta aşevidir ama lokantanın öbür adı. Kimsenin evi sayılmazsa da han otel; her konuğun evi olabilir. Kervansaraylar yolcuların eviydi eskiden. Bazı törenler için tekkelerde toplanılırdı bir zamanlar; eviydi pek çok dervişin tekke. Manastır keşişlerin evi. Asker evi kışladır. Öğrencilere evdir okul. Hastanede kaldığı sürece hastanın evidir orası. Bir kitaplık görsem işte kitapların evi diyorum. Otomobillere ev durumunda değil mi garajlar. Kayıkhane, adı üstünde, kayık evidir; kayıklar sığınır kötü havalarda oraya. Çeşitli malların sergilendiği yer sergi evidir. Korunmaya değer geçmiş ürünlerine evdir müzeler. N’olurdu, bilgelik evi diyebilseydik üniversiteye.
2. Okuduğunuz metnin türü nedir? Metinden hareketle belirtiniz.
Cevap: Metnin türü düşünce denemesidir. Metinde kullanılan mecazlar aracılığıyla ev kavramının farklı bağlamlarda ele alınışı görülmektedir.
3. Metinde ev hangi duygu aracılığı ile verilmiştir? Açıklayınız.
Cevap: Metinde ev, hayata değer katan yerleri sembolize etmek üzere duygu dolu bir şekilde kullanılmıştır. Yapılara ev olma niteliğini veren şey onların insana ve yaşama dair taşıdıkları anlamdır.
4. Metne göre yapı ile ev arasında nasıl bir ilişki vardır? Açıklayınız.
Cevap: Yapı ile ev arasında metaforik bir ilişki vardır. Yapılardan bazıları içinde barındırdıkları insanlar ve onların paylaştıkları anlamlar bakımından eve dönüşebilmektedirler. Ev, yaşama ve insana dair taşıdığı anlamdolu işleviyle yapıya ev olma niteliği kazandırmaktadır. Ev olmak, yapının ötesinde bir anlam ve duygu taşıması demektir.
B. Aşağıdaki cümlelerde boş bırakılan yerleri uygun ifadelerle doldurunuz.
1. Montaigne dünya edebiyatında deneme türünün kurucusu sayılır.
2. Denemede konu, kısıtlaması yoktur.
3. Denemede çoğunlukla açıklayıcı ve tartışmacı, anlatım teknikleri kullanılır.
4. Türk edebiyatında Nurullah Ataç, deneme türünün kurucusu sayılır.
5. “Günlerin Götürdüğü”, Suut Kemal Yetkin, tarafından yazılmış, deneme türünde bir eserdir.
6. Bir yazarın herhangi bir konuyla ilgili düşüncelerini kesin yargılara varmadan, kanıtlama endişesi taşımadan anlattığı kısa yazılara deneme denir.
C. Aşağıdaki yargılar doğru ise cümlenin başına “D”, yanlış ise “Y” yazınız.
1. (Y) “Günlerin Getirdiği” Suut Kemal Yetkin’in deneme kitabıdır.
2. (Y) Deneme yazarının başlıca amacı insanları güldürmektir.
3. (D) Deneme, öğretici yazı türlerinden biridir.
4. (D) Deneme yazarı her zaman kişisel beğenilerini ön plana alır.
5. (Y) Denemenin yazı planı; serim, düğüm, çözüm bölümlerinden oluşur.
6. (Y) Deneme, kesin ilkeleri olan; yazarın iddialı, ispatlı, ciddi bir üslupla insanı ve toplumu ilgilendiren, belirli konularda kaleme aldığı yazılardır.
D. Aşağıdaki çoktan seçmeli soruları cevaplayınız.
1. Aşağıdakilerden hangisinin deneme türünde eseri yoktur?
A) Peyami Safa B) Nurullah Ataç C) Cemil Meriç
D) Ahmet Hamdi Tanpınar E) Mehmet Âkif Ersoy
Cevap: E
2. Batı’da Montaigne’den kısa bir süre sonra deneme türünde eser veren, İngiliz yazar aşağıdakilerden hangisidir?
A) Bacon B) Alain C) T. S. Eliot D) J. Addison E) A. Huxley
Cevap: A
3. I. Kültür ve Dil – Mehmet Kaplan
II. Beş Şehir – Ahmet Hamdi Tanpınar
III. Karalama Defteri – Nurullah Ataç
IV. Yiten Söz – Cemil Meriç
V. Mavi ve Kara – Sabahattin Eyüboğlu
Yukarıdaki numaralanmış yazar-eser eşleştirmelerinden hangisi yanlıştır?
A) I B) II C) III D) IV E) V
Cevap: D
4. Bilmem kaçıncı kez döne döne bir kitabı okuma, bir ezgiyi dinleme, bir resme bakma isteğini duymadıysanız sanatsever bir kişi olduğunuz söylenemez. Olsa olsa bir merak, bilgi dağarcığını genişletmek, ansiklopedik bilgi edinmek olur sizinki ama sanatseverlik olmaz. Çünkü —. Bu gerçek üzerine uzun uzun konuşmak yersiz olur. Örneğin Schumann’ı (Şumın) bir kez dinlemiş ama bir daha dinlemek istemeyen biri müziksever olabilir mi? Gene resmi seven birini düşünün ki Cezan- ne’ın (Sezan) bir resmine bakıp geçip gitsin ve bir daha dönüp bakmasın. Olur mu böyle şey? Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisinin getirilmesi en uygun olur?
A) sanatçı tekrara düşmez ki sanat eserini değerlendirme için tekrardan bakmak ve okumak gereksin
B) sanat yapıtının başlıca özelliği kişide tekrar tekrar bakma, dinleme, okuma isteği hatta tutkusu uyandırmasıdır
C) bazı sanat yapıtları vardır bir seferde anlaşılır, bazıları ise kendini kolay ele vermez
D) sanat yapıtının temel amacı kişiye pratik bir fayda sağlamak olmasa da sanat yapıtı bu özellikleri taşıyabilir
E) farklı sanat yapıtlarından tat alınabilmesi, kişinin temel sanat zevkine sahip olmasını gerektirir
Cevap: B
5. Yalnız yaşamanın bir tek amacı vardır sanıyorum; o da daha başıboş, daha rahat yaşamak. Fakat her zaman buna hangi yoldan varacağımızı pek bilmiyoruz. Çok kez insan dünya işlerini bıraktığını sanır oysaki bu işlerin yolunu değiştirmekten başka bir şey yapmamıştır. Bir aileyi yönetmek bir devleti yönetmekten hiç de kolay değildir. Ruh nerede bunalırsa bunalsın, hep aynı ruhtur; ev işlerinin az önemli olmaları, daha az yorucu olmalarını gerektirmez. Bundan başka, saraydan ve pazardan el çekmekle hayatımızın baş kaygılarından kurtulmuş olmuyoruz. Bu metin aşağıdaki yazı türlerinin hangisinden alınmış olabilir?
A) Biyografi B) Denem C) Eleştiri D) Fıkra E) Makale
Cevap: B
6. Aşağıdakilerden hangisi denemenin özelliklerinden biri değildir?
A) Okuyucuyu düşünmeye yöneltmek
B) Hayatın gerçeklerini ortaya koymak
C) Bir bilgiyi bilimsel olarak kanıtlamak
D) Birey-toplum ilişkisini dile getirmek
E) Kültür alanındaki değişme ve gelişmeleri fark ettirmek
Cevap: B
7. Türk edebiyatında deneme türünde yazılmış ilk eser olarak kabul edilen yapıtın adı ve yazarı ağıdakilerin hangisinde doğru verilmiştir?
A) Bize Göre – Ahmet Haşim
B) Kültür ve Dil – Mehmet Kaplan
C) Günlerin Getirdiği – Nurullah Ataç
D) Beş Şehir – Ahmet Hamdi Tanpınar
E) Günlerin Götürdüğü – Suut Kemal Yetkin
Cevap: C
8. Dilin bir anlatım aracı olduğu düşünülürse yazıyı bir şeyler anlatmaktan uzaklaştırmak, yazarın söylediklerinin hiçbir önemi olmadığını ileri sürmek, yazıyı sesle ve renkle bir tutmak umutsuzluğun yarattığı bir yozlaşmadır. Böyle bir yozlaşma belki de yazarın ilgisiz yığınlara bir tepkisidir. “Ben, kendim için yazıyorum. Sözüne değer verdiğim bir iki dost yeter bana. Şairin beklentisi birkaç bin seçkin okurdur.” gibi sözler gerçekten inanılarak söylenebilir mi? Bir kırgınlık yok mu bu sözlerde? Var. Çünkü her yaratıcı yazar, dünyayı anlamak ve anlatmak için yazar, değiştirme ve güzelleştirme gayretini elden bırakmaz. Bu parçada yazarın karşı çıktığı görüş aşağıdakilerden hangisidir?
A) Yazının da diğer türler gibi bir anlatım aracı olduğu
B) Sınırlı bir kitleye ulaşmanın yazarlar için yeterli olduğu
C) Yazarın ilgisizlikten dolayı kabullenemediği görüşleri dile getirebildiği
D) Sanatçının daha fazla insana ulaşıp mesajını yaymasının gerektiği
E) Umutsuzluğa düşmenin sanatta yozlaşmayı beraberinde getirdiği
Cevap: A
9. Şiir, roman, hikâye, tiyatro gibi türlerin amacı neyse denemenin amacı da odur. Bu türler okuyucuya ne veriyorsa deneme de onu veriyordur. Yalnız her türün sunumu farklıdır. Diğer edebiyat türlerinde olduğu gibi denemede de amaç, birtakım doğruların araştırılması, kanıtlanması değil üreterek ve bireysel keşiflerle okuyucuda birtakım etkiler ve izler bırakmaktır. Bu metinde deneme ile ilgili olarak asıl anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir?
A) Denemenin, sanatsal bir metinden farkı yoktur.
B) Deneme yazarı, kendi kendisiyle bir diyalog içindedir.
C) Denemede günlük konuşma dili yerleştirilmeye çalışılır.
D) Denemede araştırma yoluyla kanıtlamalar söz konusudur.
E) Deneme yazarı, kişisel bir marifetle okuru etkilemeyi amaçlar.
Cevap: B
10. Deneme türü ile ilgili olarak aşağıda verilenlerden hangisi yanlıştır?
A) Deneme yazılarında konunun ayrıntıları değil, bir bütün olarak genel izlenimler önemlidir.
B) Deneme, yazarın herhangi bir konuda gerçek ya da hayali olarak girdiği diyaloğun ürünüdür.
C) Denemede konular, yazarın kendi fikirlerini söyleyebilmesi için birer araç konumundadır.
D) Deneme yazılarında tabiat, dil, din, kültür, felsefe, ekonomi, sanat, eğitim, psikoloji konuları ele alınabilir.
E) Deneme yazarı, deliller getirip fikrini ispatlamaya ihtiyaç duyar ve kesin hükümler vermeye çalışır.
Cevap: E
Yorumların her türlü cezai ve hukuki sorumluluğu yazan kişiye aittir. Eğitim Sistem yapılan yorumlardan sorumlu değildir.