Nisâ suresi, 29. ayet ve Bakara suresi, 188. ayetlere göre hangi durumlar kul hakkı kapsamına girmektedir

Soru : “Ey iman edenler! Karşılıklı rızaya dayanan ticaret hâli müstesna, mallarınızı bâtıl (haksız ve haram yollar) ile aranızda yemeyin…” (Nisâ suresi, 29. ayet.)
“Aranızda mallarınızı bâtıl sebeplerle yemeyin. İnsanların mallarından bir kısmını, bile bile haksız yere yemek için mallarınızı hâkimlere rüşvet olarak vermeyin.” (Bakara suresi, 188. ayet.)
Yukarıdaki ayetlere göre hangi durumlar kul hakkı kapsamına girmektedir? Arkadaşlarınızla değerlendiriniz.

Ödev cevabı kısaca : Yukarıdaki ayetlere göre kul hakkına giren durumlar hileli ticaret, zorla alım-satım, rüşvet ve yolsuzluk, haram mal alım-satım gibi adaletten sapma ve dürüstlüğe aykırı davranışları içerir. Müslümanlar, ticaret yaparken dürüstlük ilkesine sadık kalarak karşılıklı güveni ve adaleti sağlamalıdırlar.

Yukarıdaki ayetler, İslam'ın ticaret ve ekonomi ile ilgili prensiplerini vurgulayarak müminlere dürüstlük, adillik ve kul hakkına saygı gösterme çağrısında bulunmaktadır. Bu ayetlerde geçen "batıl" ifadesi, haksız ve haram yollarla kazanç elde etmeyi ifade eder. Dolayısıyla, İslam inancına göre ticaretin temelinde dürüstlük, şeffaflık ve adil rekabet yer almalıdır. Hileli ticaret, zorla alım-satım, rüşvet ve yolsuzluk gibi uygulamalar kul haklarına zarar verir ve İslam'ın öğretilerine aykırıdır. Müslümanlar, bu prensiplere uyarak ticaretlerini sürdürmeli, karşılıklı rıza ve adalete dayalı bir ticaret anlayışını benimsemelidirler. Bu sayede ekonomik faaliyetler İslami değerlere uygun bir şekilde gerçekleştirilmiş olur.