Mizanda ağır gelecek ameller
Mahşerde insanların günah ve sevaplarının, iyilik ve kötülüklerinin tartılacağı manevi teraziye mizan denir. Yüce Rabbimiz Kur’an-ı Kerim’de bu hususu şöyle beyan etmiştir: “Biz, kıyamet günü için adalet terazileri kurarız. Artık kimseye, hiçbir şekilde haksızlık edilmez. (Yapılan iş,) bir hardal tanesi kadar dahi olsa, onu (adalet terazisine) getiririz. Hesap gören olarak biz (herkese) yeteriz.” (Enbiya suresi, 47. ayet.)
Yine Kur’an-ı Kerim’de manevi adalet terazisi olan mizandan şu şekilde bahsedilmektedir: “O gün tartı haktır. Kimin (sevap) tartıları ağır gelirse işte onlar kurtuluşa erenlerdir. Kimin de tartıları hafif gelirse işte onlar, ayetlerimize karşı haksızlık ettiklerinden dolayı kendilerini ziyana sokanlardır.” (Enbiya suresi, 8. ve 9. ayetler.)
Bu dünyada iken yaptığımız her şeyin karşılığını mükâfat veya ceza olarak alacağımızı, bu dünya hayatının oyun ve eğlenceden ibaret olmadığını ve o gün hiçbir adaletsizliğin söz konusu olmadığını Yüce Rabbimiz şöyle ifade eder: “Kim zerre miktarı hayır yapmışsa onu görür. Kim de zerre miktarı şer işlemişse onu görür.” (Zilzâl suresi, 7 ve 8. ayetler.)
Sevgili Peygamber Efendimiz de (s.a.v.) bizlere o güne hazırlanmamız için hangi konulardan hesaba çekileceğimizi şu hadis-i şerifleri ile bildirmişlerdir: “Hiçbir kul, kıyamet gününde, ömrünü nerede tükettiğinden, ilmiyle ne gibi işler yaptığından, malını nereden kazanıp nerede harcadığından, vücudunu nerede yıprattığından sorulmadıkça bulunduğu yerden kıpırdayamaz.” (Tirmizi, Kıyamet, 1.)
Mizanda ağır gelecek ameller şunlardır:
1. İman ve imanın ifadesi olan “Kelime-i Şehadet”
2. Güzel ahlak.
3. Rabbimizi tesbih ve zikir.
4. Allah (c.c.) yolunda çalışmak ve gayret göstermek.
5. Öğrendiği ilimlerle elinden geldiği kadar amel etmek
Yorumların her türlü cezai ve hukuki sorumluluğu yazan kişiye aittir. Eğitim Sistem yapılan yorumlardan sorumlu değildir.