Dört İlahî kitaptan Zebur hangi peygambere indirilmiştir
Dört ilahi kitaptan biri olan Zebur, Hz. Davud’a (a.s.) verilmiştir. Hz. Davud (a.s.), Hz. Süleyman’ın (a.s.) babasıdır. Hz. Davud (a.s.) İsrailoğullarına peygamber olarak gönderilmiştir.
Hz. Davud (a.s.), hükümdar Tâlût’un emri altında savaştı. Tâlût savaş için yolan çıkan ordusunu şöyle uyardı: “Tâlût askerleriyle birlikte ayrılıp sefere çıkınca, ‘Allah muhakkak sizi bir nehirle imtihan edecek; kim ondan içerse benden değildir, -eliyle bir avuç alan müstesna- ondan tatmayan da bendendir…”(Bakara suresi, 249. ayet.) Ancak “...İçlerinden pek azı müstesnâ hepsi ırmaktan içtiler…” (Bakara suresi, 249. ayet.) Hz. Davud (a.s.) imtihanı geçenler yani su içmeyenler arasındaydı. Hz. Davud (a.s.) ve diğer müminler Câlût’un ordusu sayıca çak fazla olmasına rağmen: “…Nice az kişiler vardır ki sayıca kendilerinden çok olan topluluklara Allah’ın izniyle galip gelmiştir. Allah sabredenlerle beraberdir.” (Bakara suresi, 249. ayet.) diyerek Câlût ordusuna karşı savaşarak üstün geldiler.
Hz. Davud (a.s.) düşman komutanı Câlût’u öldürerek kendisi kavminin hem peygamberi hem de hükümdarı olmuştur. Bu konu Kur’an-ı Kerim’de şöyle anlatılmaktadır: “Sonunda Allah’ın izniyle onları yendiler. Davud da Câlût’u öldürdü. Allah ona (Davud’a) hükümdarlık ve hikmet verdi, dilediği ilimlerden ona öğretti. Eğer Allah’ın insanlardan bir kısmını diğerleriyle savması olmasaydı elbette yeryüzü altüst olurdu. Lâkin Allah bütün insanlığa karşı lütuf ve kerem sahibidir.” (Bakara suresi, 251. ayet.)
Allah (c.c.) dağları ve kuşları Hz. Davud’un (a.s.) emrine vermiştir. Dağlar ve kuşlar Hz. Davud (a.s.) Allah’ı (c.c.) zikretmeye başladığında beraberce zikrederlerdi. Enbiya suresi 79. ayette bu husus şöyle ifade edilmiştir: “…Davud ile birlikte Allah’ı tespih etmeleri için dağları ve kuşları onun emrine verdik. Bunları yapan biz idik.”
Allah (c.c.) Hz. Davud’a (a.s.) ilim ve hikmet vermişti. Aynı zamanda Allah (c.c.) Hz. Davud’u (a.s.) yer yüzünde halife kılmıştı. Hz. Davud (a.s) hüküm verirken hiçbir zaman adaletten ayrılmadı zira: “Ey Davud! Biz seni yeryüzünde halife yaptık. O hâlde insanlar arasında adaletle hükmet. Hevâ ve hevese uyma, sonra bu seni Allah’ın yolundan saptırır. Doğrusu Allah’ın yolundan sapanlara, hesap gününü unutmalarına karşılık çetin bir azap vardır.” (Sâd suresi, 26. ayet.) buyrularak, adaletten hiçbir zaman ayrılmaması için uyarılmıştır.
Yorumların her türlü cezai ve hukuki sorumluluğu yazan kişiye aittir. Eğitim Sistem yapılan yorumlardan sorumlu değildir.