Allah’ın varlığının aklî delilleri nelerdir
Kâinatta gözlemlenen harikulade amaç ve düzen, bir düzenleyici olduğu sonucunu çıkarmamızı gerektirir. Bu ispat, gaye ve nizam delili olarak isimlendirilmiştir. Bu delil İslam âlimlerince tespit edilmiş aklî delillerden biridir. Kâinattaki her şey hassas bir ölçü ve mükemmel bir ahenk içindedir. Hiçbir şey gelişi güzel ve tesadüfi değildir. Hücreden galaksilere kadar mükemmel bir intizam görülmektedir. Bu incelikli dengelerin, canlılar için büyük faydalar sağladığını göstermeye çalışacağız. Kur’an-ı Kerim’de, kâinattaki nizama dikkatimizi çeken pek çok ayet vardır. Örneğin, Rabbimiz Mülk suresinde şöyle buyurmuştur: “Yedi göğü birbiriyle tam bir uygunluk içinde yaratan O’dur. Rahmanın yaratışında hiçbir uyumsuzluk göremezsin. Gözünü çevir de bir bak, bir bozukluk görebiliyor musun? Sonra gözünü tekrar tekrar çevir de bak; (kusur arayan) göz aradığını bulamadan bitkin olarak sana dönecektir.” (Mülk suresi, 3 – 4. ayetler.)
1- Fıtrat Delili: Yaratılışı bozulmamış ve acziyetinin farkında olan her insan, sonsuz kudret sahibi bir yaratıcıyı kabul eder.
2- Hudûs Delili: Kelam bilginlerinin meşhur bir delilidir. Âlemin ve ondaki varlıkların sonradan var olduğu gerçeğinden hareketle âlemin bir var ediciye bir yaratıcıya muhtaç olduğu, bu düşünceden hareketle de Allah’ın varlığını ispatlayan bir delildir.
3- İmkân Delili: Bu delil daha çok İslam âlimlerinin, alemin ‘‘vacip’’ (varlığı zorunlu) değil, ‘‘mümkin’’ (varlığı da yokluğu da mümkün) bir varlık olduğu ve var olmak için bir sebebe ihtiyaç duyduğu esasından hareketle Allah’ın varlığını ispat ettikleri bir delildir.
4- Nizam Delili: Bu delil ile, tabiatta cereyan eden olaylarda duyularla idrak edilebilen büyük ahenge ve şaşmaz düzene bakılarak, alemdeki bu düzenin, her şeyi bilen ve her şeye güç yetiren bir yaratıcının eseri olduğu ifade edilir. Bu delile gaye, hikmet, itkan ve inayet delili adı da verilir.
Yorumların her türlü cezai ve hukuki sorumluluğu yazan kişiye aittir. Eğitim Sistem yapılan yorumlardan sorumlu değildir.