Açmak eş anlamlısı nedir

Açmak, herhangi bir şeyi kapalı durumundan kurtarıp açık duruma getirmek. bağlanmış, sarılmış, katlanmış, dolaşmış, örtülmüş, iliklenmiş, düğümlenmiş, dürülmüş olan şeyleri bu durumdan kurtarmak.

Açmak kelimesinin eş anlamlısı nedir

Açmak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Ayırmak, Beğenmek, Boşaltmak, Çözmek, Fethetmek, Yapmak, Yarmak, Yazmak

Açmak TDK anlamı nedir

1. -i Bir şeyi kapalı durumdan açık duruma getirmek.
2. -i Engeli kaldırmak.
3. -i Sarılmış, katlanmış, örtülmüş veya iliklenmiş olan şeyleri bu durumdan kurtarmak.
4. -i Bir şeyi, bir yeri oyarak veya kazarak çukur, delik oluşturmak.
5. -i Tıkalı bir şeyi bu durumdan kurtarmak.
6. -i Alanını genişletmek.
7. -i Birbirinden uzaklaştırmak.
8. -i Yarmak
9. -i Düğümü veya dolaşmış bir şeyi bu durumdan kurtarmak.
10. -i Bir toplantıyı, etkinliği başlatmak.

11. -i Bir kuruluşu, bir iş yerini işler duruma getirmek.
12. -i Bir aygıtı, bir düzeneği çalıştırmak.
13. -i Alışverişi başlatmak.
14. -i Rengin koyuluğunu azaltmak.
15. -i Yakışmak, güzel göstermek.
16. -i Ferahlık vermek.
17. -i Beğenmek.
18. -i Bir konu ile ilgili konuşmak.
19. -i Avunmak veya danışmak üzere söylemek, içini dökmek.
20. -i Satranç, poker vb. oyunları başlatmak.
21. nesnesiz Yapmak, düzenlemek..
22. nesnesiz Ayırmak, tahsis etmek.
23. -i Görünür duruma getirmek.
24. nesnesiz Bulutların dağılmasıyla gökyüzü aydınlanmak.
25. nesnesiz, mecaz Geçit sağlamak.
26. -i, mecaz Sıkılganlığını, utangaçlığını gidermek.
27. -i, eskimiş Savaşla almak, fethetmek.

Açmak kelimesi ile ilgili örnek cümleler

• "Zil çalınca kapıyı açmak üzere kalktı, kilidi açmak için anahtarı çevirdi"
• Bu renk odayı açtı.
• Senin için üst katta bir oda açtık.
• "Kadın hamalı dışarı çıkardı, sonra çantasını açıp birkaç lira çıkardı." - Memduh Şevket Esendal
• Burası beni açmadı, başka yere gidelim.
• "Kapıyı açıp içeri giriyorum." - Adalet Ağaoğlu
• Öğretmen sürekli konuşuyor, öğrenciyi açmak istiyordu.
• İki oda arasına kapı açtık.
• Hava açtı.
• Karla kapanan yolu açmak.
• Sınav açmak.
• "Size derdimi açmaya geldim." - Falih Rıfkı Atay
• Kollarını, göğsünü açmış.
• "Dönüş yolunda radyoyu açtık." - Elif Şafak
• Bu boyayı biraz daha açmalı.
• Bakan, tütün piyasasını açtı.
• Anıtın çevresini açmak.
• Su borusunu açmak.