11. Sınıf Edebiyat Ders Kitabı Sayfa 165 Cevapları Cem Yayınları
Hazırlık Çalışması
1. Aşağıda verilen metni okuyunuz.
ROMAN CEMİYETİN AYNASI
(…)
Bir buçuk asırdan beri hızlı bir gelişme halinde hikâye san’atının bütün inceliklerini kazandıktan başka felsefeyi ve psikolojiyi de kendi müşahede (gözlem) ve izah (açıklama) sistemi içine alan roman, çatlak veya düzgün, çarpık veya doğru, fert ruhunun olduğu kadar cemiyetin de aynasıdır. San’atın ve romanın cemiyetten ayrıldığı doğru değildir; bilâkis bunlar ve bilhassa roman, çözülüş halinde bulunan cemiyetlerin fert iştahlarına bölündüğünü gösteriyorsa, bütün sosyologların gözlerini dört açtıracak unsurlar ve misâller veriyor demektir. Bu çözülüşün sebeplerini ve mesuliyetlerini İçtimaî (toplumsal) vâkıaların (olayların) aynasından başka bir şey olmayan romanda, yani hâdiselerin akislerinde ve gölgelerinde değil, cemiyet bünyelerinde ve bunların geçirdikleri istihallerde (değişimler) aramak lazımdır. “Romanın Kudretleri” müellifi (yazar) buraya kadar gitmiyor; gitmediği için de neticeyi sebep yerine koyarak cemiyet bağlarının çözülüşü vâkıasından romanı mes’ul tutmak gibi ters bir hükme varıyor.
Romanlar, toplumun aynası olabilir. Okuduğunuz metinden hareketle bunun nasıl olabileceğini değerlendiriniz.
Cevap: Çünkü romancı toplumda gördüklerini eserlerine yansıtır. Romancı toplumu değiştirecek ve dönüştürecek bir üretim gücüne sahiptir. O topluma sözcüklerle tutacağı ayna ile toplumu anlatacak onu ileriye taşıyacaktır.
2. 1923-1950 yılları arasında yazılan romanlarda yazarlarımız hangi konuları daha çok ele almıştır? Neden?
Cevap: 1923 ve 1950 Arası Cumhuriyet Dönemi Türk Edebiyatında romanların çoğu realizm etkisi ile kaleme alınmıştır. Cumhuriyet rejimi, Anadolu yaşamı, Atatürk devrimleri ve yoksulluk gibi konulara yer verilmiştir. 1940 yılından itibaren romanda gerçekçiliğin bir uzantısı olarak köy insanına yöneliş başlamıştır.
Yorumların her türlü cezai ve hukuki sorumluluğu yazan kişiye aittir. Eğitim Sistem yapılan yorumlardan sorumlu değildir.