Padişahın halkına karşı vazifeleri nelerdir
Osmanlı siyasetnâmelerinin en eskilerinden biri İdris-i Bitlisi’nin Farsça kaleme aldığı “Kanûn-ı Şâhenşâhî” adlı eserdir. İdris-i Bitlisi bu eserin dördüncü bölümünde; devlet idaresi için bir Divan’ın gerekliliğine, halkın Divan’a rahatça müracaat edebilmesine ve halkın kötü kişilerin zararlarından korunması gerektiğine değinmiştir. Eserin beşinci bölümü ise tamamen ülkenin ve halkın yönetim kurallarına ayrılmıştır. Burada özetle şöyle denilmektedir:
“Padişahlar kendine ve halkına kerim ve cömert olmalıdır. Kendine cömert olmayan sultanlar da halkına karşı keremsiz olur. Halkın iyi idaresi önemli bir iştir ve zarurettir. Böylece halkın sevgisi kazanılır ve memleket selamet içinde kalır; sultanın da saltanatı uzun ömürlü olur. Halkın nefretine maruz kalan hükümdarlar ise payidar olamaz. Halkı gözetmenin en doğru yolu onlardan güçleri oranında vergi alınmasıdır. Halktan aşırı talepte bulunmak ülkenin harap olmasına, halkın perişanlığına yol açar. Aşırı vergi almakla halkı zayıflatmak, sultanın gücünün azalmasına sebep olur, bu da devleti zayıflaştırır, düşmanı ise güçlendirir. Halk, meyve veren ağaç gibidir, ona ne kadar masraf yapılsa karşılığı kat kat alınır.
Yorumların her türlü cezai ve hukuki sorumluluğu yazan kişiye aittir. Eğitim Sistem yapılan yorumlardan sorumlu değildir.