İslam’ı anlama ve yaşamada sünnetin yeri ve önemi
Dinimizde Kur’an-ı Kerim’den sonra gelen ikinci kaynak, Peygamber Efendimizin (s.a.v.) sünnetidir. Sünnetin sözlük anlamı tutulan yol, gidişat ve davranış demektir. Dinî bir terim olarak ise “Hz. Peygamber’in (s.a.v.) sözleri, davranışları, onayları, farz ve vacibin dışındaki tavsiyeleri, öğütleri ve Kur’an-ı Kerim’den anladığı şeyleri hayatında yaşama biçimi”dir.12 Peygamber Efendimizin (s.a.v.) sünneti, Allah’a (c.c.) iman edip onun rızâsını isteyen, dünya ve âhirette lutfedeceği emsalsiz nimetlere mazhar olmayı umanlar için bir müjde niteliğindedir.
Kur’an-ı Kerim, dinin temel hükümlerini belirler, sünnet ise bu hükümlerin nasıl uygulanacağını gösterir ve müminlere rehberlik eder. Sünnetin bu özelliği Hz. Peygamber’in (s.a.v.) bütün davranışlarında açıkça görülür. Örneğin Kur’an-ı Kerim’de namazın farz olduğu bildirilir, nasıl kılınacağı Peygamberimizin (s.a.v.) uygulamalarıyla belirlenir. Aynı şekilde hac ibadeti emredilir. Haccın edasına dair hükümler Peygamberimizin (s.a.v.) uygulamalarında görülür. Oruç, zekât ve diğer ibadetlerde de durum böyledir.
Peygamber Efendimizin (s.a.v.) sünneti, İslam dininin hükümlerinin doğru anlaşılabilmesi ve yaşanabilmesi adına birçok konuda insanlar için yol gösterici niteliktedir. Sözgelimi sünnet, putperestliğin yerine tevhidi, zulmün yerine adaleti, düşmanlığın yerine kardeşliği, sürtüşmenin yerine dayanışmayı telkin eder. Savaşın yerine barışın hâkim olmasını hedefler. Doğruluk, nezaket, güvenilirlik, müsamaha, diğerkâmlık ve cömertlik gibi ahlaki davranışların insanların temel özelliği olmasını öğütler.15 Buna karşılık kan davası, gasp, soygun, şiddet, intikam almak, kin beslemek, içki içmek, kumar oynamak, hırsızlık yapmak, yetim malı yemek, yalan söylemek, gıybet etmek, bencillik yapmak, çekememezlik, koğuculuk gibi fert ve toplumun huzurunu bozan davranışları yasaklar
Yorumların her türlü cezai ve hukuki sorumluluğu yazan kişiye aittir. Eğitim Sistem yapılan yorumlardan sorumlu değildir.