Haşir ve mahşer nedir
Ahiret hayatının aşamalarından biri de haşirdir. Haşir kavramı sözlükte toplanma ve bir araya gelme anlamlarına gelir. İslami bir terim olarak ise haşir; bütün canlıların öbür dünyada yeniden diriltilerek mahşer denilen yerde, dünyadaki yaptıklarının ve yapmadıklarının hesabını vermek üzere bir araya gelmeleri, getirilmeleri demektir.
Kıyamet günü ikinci kez sûra üflendikten sonra bütün insanların diriltilerek mezarlarından kalkıp dünyada iken yaptıkları her şeyin hesabını vermek üzere toplanacakları yere mahşer denir.
Mahşer kelimesi, Türkçemizde de zaman zaman kullanılmaktadır. Örneğin çok kalabalık insan topluluğu için ‟mahşerî kalabalık”, çok sayıda insanın toplandığı ortamlar için de ‟Sanki mahşer yerini andırıyor.” denilmektedir.
Kur’an-ı Kerim’de ve hadislerde belirtildiğine göre ikinci kez sûra üflenince Hz. Âdem (a.s.) zamanından kıyamete kadar yaşamış olan tüm insanlar diriltilecektir. İnsanlar, kabirlerinden kalkıp mahşer meydanında toplanacaklardır. Bu konuyla ilgili bir ayette şöyle buyrulur: ‟O Gün, dağları yerinden söküp atacağız; yerin düz, çırılçıplak olduğunu göreceksin. Sonra da, bütün insanları yeniden dirilterek bir araya getirecek, bir tekini bile geride bırakmayacağız. ”(Kehf suresi, 47. ayet) Başka bir ayette de ‟Andolsun, ölseniz de öldürülseniz de Allah’ın huzurunda toplanacaksınız.” (Âl-i İmrân suresi, 158. ayet.) buyrularak aynı hususa dikkat çekilir.
Ölen insanları ahirette yeniden diriltip bir araya toplamanın Allah (c.c.) için çok kolay bir iş olduğu, Kur’an’da şöyle belirtilir: ‟Şüphesiz biz diriltir ve öldürürüz. Dönüş de ancak bizedir. O gün yer yarılır, onların üzerinden süratle yarılıp açılır. Bu, bize göre kolay olan bir haşirdir.”(Kaf suresi, 43- 44. ayetler.) Kur’an-ı Kerim’de haber verildiğine göre dünya hayatında ilahi vahiyden yüz çeviren, peygamberleri yalanlayan inkârcılar kör ve sağır olarak haşredilecektir. Bu husus bir ayette şöyle açıklanır: ‟Allah kime hidayet verirse işte doğru yolu bulan odur; kimi de hidayetten uzak tutarsa artık onlara Allah'tan başka dostlar bulamazsın. Kıyamet gününde onları kör, dilsiz ve sağır bir hâlde, yüzükoyun haşrederiz. Onların varacağı ve kalacağı yer cehennemdir ki ateşi yavaşladıkça onun alevini artırırız.”(İsrâ suresi, 97. ayet.) İnsan bunu bilmeli, haşir gününde kolay hesap verebilmek için dünyada güzel bir hayat yaşamalıdır. İmanlı, ihlaslı, Allah’a (c.c.) ve Resulü’ne (s.a.v.) tabi bir kul olarak hayatını sürdürmelidir.
Yüce kitabımız, haşir ve mahşeri inkâr edenlerin yanlış yolda olduklarını ve ahirette ziyana uğrayacaklarını da şöyle haber vermektedir: ‟Allah’ın onları, sanki günün ancak bir saati kadar kaldıklarını zanneder vaziyette yeniden diriltip toplayacağı gün aralarında birbirleriyle tanışırlar. Allah’ın huzuruna varmayı yalanlayanlar elbette zarara uğramışlardır. Zira onlar doğru yola gitmemişlerdi.”(Yunus suresi, 45. ayet.)
Mahşer oldukça zor bir aşamadır. Orada insanlar tedirgin bir şekilde ve korku içinde hesaba çekilmeyi bekleyeceklerdir. Özellikle günahkârlar, daha fazla korku içinde olacaklardır. Çünkü dünyadayken Allah’ın (c.c.) emirlerini gözardı etmişler, şeytanın peşinden gitmişler, dinî ve insani sorumluluklarını yerine getirmekten kaçınmışlardır. Rabb’imiz (c.c.), bu konuyla ilgili bir ayette şöyle buyurur: ‟O günde sûra üflenir ve biz o zaman günahkârları, gözleri (korkudan) gömgök bir hâlde mahşerde toplarız.”(Tâhâ suresi, 102. ayet.) Başka bir ayette de şu ifadeler yer alır: ‟Rabb’ine andolsun, onları şeytanlarla beraber mutlaka haşredeceğiz. Sonra onları kesinlikle cehennemin çevresinde diz çökmüş bir halde bekleteceğiz!”(Meryem suresi, 68. ayet.)
Yorumların her türlü cezai ve hukuki sorumluluğu yazan kişiye aittir. Eğitim Sistem yapılan yorumlardan sorumlu değildir.