Ahlak-ı Hamide ne demektir

Ahlak-ı Hamide ne demektir
Ahlak-ı Hamide ne demektir, hangi tutum ve davranışlara ahlak-ı hamide diyebiliriz, Güzel ahlaklı olmanın önemi ile ilgili atasözü, deyim ve güzel sözler bulunuz

1. “Ahlak-ı Hamide” ne demektir? Hangi tutum ve davranışlara ahlak-ı hamide diyebiliriz? Araştırınız.

Beğenilen güzel ahlak.(Hz. Muhammed (A.S.M.) bütün ahlak-ı hamidede en yüksek ve yetişilmeyecek bir dereceye malik idi. Onda içtima etmiş ahlak-ı hamidedir ki her bir haslette en yüksek tabakada olduğuna dost ve düşman ittifak ediyorlar.

Güzel ahlaklı olmanın önemi ile ilgili atasözü, deyim ve güzel sözler bulunuz.

Güzel sözler;

  • Güzel ahlak güler yüzlülük, cömertlik ve kimseyi üzmemek demektir.
  • Güzel ahlak, eziyet vermemek ve meşakkatlere katlanmaktır.
Atasözü;
  • Ahlaklı, Kimsenin ayıplarını ve gizli taraflarını araştırmaz ortaya dökmez.
  • Edep ve ahlak sahibi, Bilmediği bir konu hakkında hüküm vermez.
Deyimler;
  • O yolun yolcusu : Toplumun ahlak anlayışına göre kötü bir hayat süren kimse

4. “Hılfü’l-Fudûl” nedir, hangi amaçla, kimler tarafından kurulmuştur? Araştırınız.

Hz. Muhammed, peygamber olmadan önce zulme uğrayan kimsesiz, zavallı insanların haklarını korumak için “hilfu’l-fudul” (erdemliler birliği) kurulmuştu. Bu birliğin üyelerinden biri de Peygamberimizdi.
Erdemliler Encümeni olarak da bilinen Erdemliler Birliği, (Hilfu’l-Fudul) Kureyş’ten bazı erdemli kimselerin bir araya gelerek kurdukları ve peygamberimizin de katıldığı birliğin adıydı. Mekke’de zayıf ve kimsesizlerin haklarını savunmak, adaleti tesis etmek ve zulme son vermek bu teşkilatın en önemli hedefiydi. Bu birlik, uzun süre etkin bir biçimde faaliyetlerini sürdürmüştür.
Hilfu’l- Fudul üyeleri, çok kere mazlumun hakkını almak üzere devreye girip adaleti sağlamış ve Mekkelilerin takdirini kazanmıştır. Bu teşkilat, haksızlık yapanlara karşı caydırıcı olmuştur.

5. Osmanlı’da, güzel bir âdet olarak uygulanan “zimem defterleri”ni araştırınız.

Osmanlıda güzel bir adet olarak uygulanan Zimem defterleri, borçlarını ödeyemeyen borçluların borçlarının yazılı olduğu defterlerdir.

Osmanlı zenginleri, borçlarını ödeyemeyenlere kolaylık gösterip yardımcı olurlardı. Bir de kendi isimlerinin bilinmemesini, gizli yapılmasını isterlerdi. borçlarını veremeyenleri tespit edip borçlarını öderlerdi. Durumu iyi olmayan fakirlerin de borçlarını öderlerdi. Eğer borcunu ödeyemeyen bulamazlarsa, borç defterini açıp rastgele bazılarının borçlarını öderlerdi. İşte borçluların yazılı olduğu bu defterlere zimem defterleri adı verilirdi.

Zimem, zimmet kelimesinin çoğuludur. Zimmet burada borç demektir. Zimem defteri borçluların borçlarının yazılı olduğu defter demektir.

Osmanlı zenginleri, borçlarını ödeyemeyenlere yardımcı olurlardı. Bir de kendi isimlerinin bilinmemesini, gizli yapılmasını isterlerdi. Veremeyenleri tespit edip borçlarını öderlerdi. Durumu iyi olmayan fakirlerin de borçlarını öderlerdi. Eğer borcunu ödeyemeyen bulamazlarsa, borç defterini açıp rastgele bazılarının borçlarını öderlerdi. Bu olay, zimem defteri diye şöhret bulmuştur.

Osmanlı’nın sadaka taşları da meşhurdur. Fakirler ihtiyacı kadar oradan para alırlardı. Böylece fakir zengine minnettar kalmazdı.

Osmanlı, kışın kurtların aç kalıp köye, kente saldırmaması için dağ başlarına ölmüş hayvan eti bırakırdı. Osmanlı insanları aç bırakmadığı gibi hayvanları da aç bırakmazdı.
Osmanlı devletinde çeşitli ırklardan insanlar olduğu halde ırkçılık diye bir şey yoktu.
Bazı ülkeler, birçok işte Osmanlıyı örnek almıştır. Bir milletin iyi işlerini örnek almak hiçbir ülkeye zarar vermez, aksine çok yararı olur.

251
1
251
0
0
0
0
👍
👎
😍
😥
😱
😂
😡
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan, isimsiz ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yorumların her türlü cezai ve hukuki sorumluluğu yazan kişiye aittir. Eğitim Sistem yapılan yorumlardan sorumlu değildir.