Zahmetsiz rahmet olmaz: Sıkıntı, güçlük çekmeden iyi ve güzel işler başarılamaz.
Zaman sana uymazsa sen zamana uy: Yaşadığın zamanın koşulları ve çevrendekilerin davranışları senin tutumuna uygun değilse sen onlara uymalısın.
Zararın neresinden dönülse kârdır: Sürüp giden zararlı bir işten ne kadar erken vazgeçersek daha sonra uğrayacağımız zararı o kadar azaltmış oluruz.
Zayi olan koyunun kuyruğu büyük olur: Elden kaçırılan fırsat gözde büyütülür.
Zemheride sür de çalı sür: İyi verim alabilmek için üstünkörü olsa bile tarlayı zemheride sürmek gerekir.
Zemheride yoğurt isteyen cebinde bir inek taşır: Gerçekleşmesi güç bir şey isteyen kimse isteğini gerçekleştirecek çareyi kendisi bulmak zorundadır.
Zengin arabasını dağdan aşırır, züğürt (fakir) ovada yolunu şaşırır: Zengin, para gücüyle güçlükleri yenerken yoksul, parasızlık yüzünden en kolay işi bile başaramaz.
Zengin kesesini döver, züğürt dizini: Bir iş yapılacağı zaman zengin “işte para” diye kesesini döver, fakirse yapmak istediği işi parasızlık yüzünden yapamayacağı için dizini döver.
Zenginin horozu bile yumurtlar: Paralı kişi başarılı olunamayacak sanılan işlerden bile kâr sağlama yolunu bulur.
Zenginin malı züğürdün çenesini yorar: Fakir insanlar, zenginlerin mallarından bahsedip dururlar. Ancak bu konuşma onların çenesini yormaktan başka bir işe yaramaz.
Zenginin sermayesi kasasında, âlimin sermayesi kafasında: Zengin kişinin zenginliği parasıdır, her işini parayla kolayca yaptırır; bilgin kişinin zenginliği ise kafasındaki bilgisidir, düşüncesidir.
Zeyrek kuş iki ayağından tutulur: İşini hile ile yürüten kimse sonunda yakayı ele verir.
Zırva tevil götürmez: Saçma olan bir düşünceyi döndürme, çevirme yolu ile savunmaya kalkışanlara söylenen bir söz.
Zor kapıdan girerse, şeriat bacadan çıkar: Zorbalığın hüküm sürdüğü yerde din kuralları, kanun emirleri yürümez.
Zor oyunu bozar: Hileyle hazırlanan bir düzenin güç kullanılarak üstesinden gelinebilir.
Zora, beylerin borcu var: Zor kullanan kişilerin istediğini en güçlü kimseler bile verirler.
Zora dağlar dayanmaz: Zor kullanan kişilere çok güçlü sanılan kimseler bile boyun eğer.
Zorla güzellik olmaz: 1. Kişiye, beğenmediği şey zorla beğendirilemez. 2. Bir iş insana zor kullanılarak yaptırılamaz.
Zurnada peşrev olmaz, ne çıkarsa bahtına: Rastgele yapılan plansız işlerde yöntem, kural aranmaz.
Züğürt bezirgân eski defterleri karıştırır (yoklar): 1. Tüccar züğürtleyince, belki bir kimsede alacağım kalmıştır diye eski defterlerini gözden geçirir. 2. Vaktiyle önemli işler yapmış olanlar, düşkünlüklerinde eski durumlarını anarak, anlatarak avunmaya çalışırlar.
Züğürt olup düşmektense uyuz olup kaşınmak yeğdir: Uyuz olup kaşınmak insanı çok rahatsız eder ama fakirlikten dolayı ne yapacağını düşünmek daha çok rahatsız eder.
Züğürtlük, zadeliği bozar: Soylu kimse fakirleşince soyluluğu unutulur.
Zürefanın düşkünü, beyaz giyer kış günü: Daha önce iyi bir durumda olan kişi bu konumunu kaybettiğinde uygun olmayan, yersiz davranışlarda bulunur.