Yok Devenin başı deyiminin anlamı:
Daha neler! Fazla abartıyorsun. Daha neler, çok abartıyorsun, bu sözlere inanmam" anlamında, söylenenlere inanılmayacağını anlatmak için kullanılır. Daha neler, çok abartıyorsun. Bu deyim varı yok, yoğu var göstermek için de kullanılır.
Konuşmaları abartmamak lazım. Bazı insanlar abartılı konuşmayı severler. Kısa ve kesin sözler insan zihninde daha fazla yer eder. Abartılı sözler ise unutulur gider. Kısa, kesin ve etkili konuşmak insanın kendini yetiştirmesine ve olgunlaştırmasına bağlıdır.
Bir hacı adayı, çölde haftalardır deve üzerinde Hicaz'a yolculuk yaparken, bir gece uykusunda bir rüya görmüş. Rüyasında kendi evinde karısı ve çocuklarıyla berabermiş. Karısı yer döşeklerini sermiş, örtü ve yorganları düzeltiyormuş. Adam karısına seslenmiş:
- Yat, kocacığım yat da dinlen, deyince yatağa yatmak için kendini bırakan zavallı adam, devenin sırtından kumlara düşmüş. Uyanıp, can acısıyla bağırıp çağırmaya başlamış. Kervancılar gelip adamı yerden kaldırmışlar. Devesini de çöktürmüşler. Uyku sersemi adam deveye ters binmiş. Kimse işin farkında değilmiş. Tekrar yola revan olmuşlar. Sıcak beynine vuran hacı adayı, her yanım kırıldı, diye inlerken devenin başını aramış fakat bir türlü bulamamış. Bu sefer de, “Yok, yok, vallahi yok, devenin başı yok.” diye bağırarak yolculara seslenirmiş. Yanına gelenler, ne oluyorsun, diye sormuşlar: “Yahu size yok bu devenin başı diyorum, devenin başını nereye koydunuz?” diye şaşkın şaşkın söylenmeye başlamış.
Yok Devenin başı deyiminin hikayesi:
Adamın biri hacca gidiyormuş. Deve kafilesi yola çıkmış. Günlerce yol gitmişler. Adamcağız iyice yorgun düşmüş. Devenin tepesinde uyurken rüyasında yatağını görmüş. Uzanıp yatayım derken “Küüüt!” diye devenin tepesinden yere yapışmış. Diğer yolcular deveye çıkması için yardımcı olmuşlar. Adam devenin tepesine çıkmış ki o da ne? Bindiği devenin başı yokmuş. “Devenin başı yok! Devenin başı yok!” diye bağırmaya başlamış. Etraftakiler gülmüşler. “Yok devenin başı, hacı sen deveye ters binmişsin de ondan!” demişler.
İşte böyle, “Ufak at da civcivler yesin” dedirten durumlar için kullanılır bu deyim.