Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Sistemi’ne (ÖSYS) başvuran 2 milyon 46 bin 19 aday 15 Mart Pazar günü üniversiteli olmanın ilk adımı olan Yükseköğretime Geçiş Sınavı’nda (YGS) ter dökecek. Rehberlik Koordinatörü Faruk Ardıç, aylarca süren sınav hazırlıklarının karşılığını almak isteyen adaylar için uzmanlar üniversite kapısını açacak 8 altın kuralları anlattı.
Üniversite sınavlarının yorucu bir süreç olduğunu hatırlatan Rehberlik Koordinatörü Faruk Ardıç, üniversiteli olmanın ilk ve en önemli kuralının çalışmaktan geçtiğini belirterek şöyle devam etti; ‘YGS telafisi mümkün olan bir sınav. Çünkü öğrencilerin toplam sınav puanının yüzde 35-40’ınıoluşturuyor. Geri kalan yüzde 60-65’lik kısım ikinci basamak olan LYS’ler ile elde edilecek.’ Ardıç, üniversiteye girişin 8 altın anahtarlarını şöyle özetledi;
Altın kural: Psikolojik olarak hazır olun
Öğrenciler sınav başlamadan önce, o bölümün yer aldığı sayfaları hızla gözden geçirmeliler. Böylece testin yapısı, sorulardaki nitel ve nicel değişkenlere karşı hazır olacaklar. Psikolojik olarak sorulara hazırlık yapılmış olunacak.
Sorularla inatlaşmayın
Sınav sorularının zorluk düzeylerinin aynı olmadığını unutmayın. Herkesin yapabileceği kolay nitelikte sorular olabileceği gibi, seçici sorular da olacaktır.
Karşılaşılan soru üzerinde belirli bir süre geçtiği halde hala çözüme ulaşılamıyorsa fazla zaman kaybetmeden diğer soruya geçilmelidir. Aynı testteki tüm soruların aynı puan değeri olduğu unutulmamalıdır.
Zaman kazanmak için “Turlama Tekniği’’ni uygulayın
Sınavda zamanı iyi kullanabilmek ve yüksek puanı elde edebilmek için “Turlama Tekniğini” uygulayabilirsiniz. Turlama tekniği, cevaplanacak tüm testlerde, birinci turda, cevabına kolayca ulaşılabilecek soruların öncelikle çözülerek zaman alıcı ve zor soruların ikinci tura bırakılmasıdır.
Yapabilecek soruları boş bırakmayın
Bir soru başlangıçta çok karışık görünse bile, o soruyu atlamamak gerek. Bu yaklaşım iyi sonuç almanın ilk ve önemli adımıdır. Bu adım turlama tekniği çerçevesinde atılmalıdır.Sınavdaki soruların güçlük derecelerini belirleyen içeriklileridir.
Uzunlukları veya karmaşık görünmeleri değildir. Uzun veya karmaşık görünen sorulara hiç bakmamak veya yapamama kaygısı ile okumayı yarıda bırakmak test tekniği açısından son derece hatalı bir tutumdur. Unutmamak gerekir ki bazen zor görünen sorular çok kolay olabilir.
Daha önce sorulmuş soruları mutlaka çözün
ÖSYM tarafından sınavlarda sorulan soruları çözmeden YGS’ye girmeyin. Bu soruları çözerek; soruların özeliklerini, dağılımını, zorluk ve kolaylığını öğreneceksiniz. Böylece ÖSYM’nin soru mantığını kavramış olacaksınız.
Zaman baskısından uzaklaşın
Zaman baskısı soruların güçlük derecesini yükselteceği için rahat olmayı deneyin. Daha önce defalarca deneme sınavına girdiğinizi ve benzer soruları cevapladığınızı hatırlayın.
Günlük düzeninizi değiştirmeyin
Sınava kısa süre kala kendi çalışma stilinizi değiştirmenin pek bir faydası olmaz. Asla uyku ve beslenme düzeninizi bozmayın. Tamamıyla normal hayatınız neyse o şekilde devam edin.
Sınav kaygısından uzaklaşın
Sınav yaklaştıkça doğal olarak kaygıda da artış olur. Bu konuda kendinizi dinleyin. Sınava yeterince hazırlanmış bir öğrencinin üniversite kapısına çok yaklaştığını hatırlatan Ardıç, ''Düzenli ve disiplinli çalışan öğrenciler sınav anında uygulayacakları bu basit taktiklerle üniversite kapısını açabilirler'’ dedi.