Soru : Aşağıdaki metinden hareketle Türklerin farklı bölge ve kültür şartlarından hangi alanlarda ve nasıl etkilendiğini belirtiniz.
Sosyal durum, iktisadî hayat, idarî ve askerî yönlerden olduğu gibi, dil, edebiyat, san’at itibariyle de Türkler yeni bölge ve kültür şartlarının gereklerine uymuşlar, dolayısiyle eskisinden oldukça farklı bir hüviyete bürünmüşlerdir. Bu şartlardan biri, İslâmiyetin dünyevî faaliyetleri de kadrolayan kitabî bir din olması, diğeri de yerli halkın, İslâmî akîde ve müesseselerle birlikte, eski İran (Sâsânî) geleneklerinden bir kısmını yaşatmakta devam etmesidir. Türkler, (...) davranışlarını çevrenin siyâsî, sosyal ve kültürel durumuna göre ayarlamakta mahir kimseler olduklarından, idarelerindeki bölgelerde Müslüman kütlelerce alışılmış ve onları tedirgin etmeyen gelenek ve kuruluşlara müdahale etmemişlerdir. Bu itibarla: Sosyal tabakalaşmanın devamı, halk dili Farsça ile Kur’an dili Arapça’nın konuşma ve yazışmada, edebiyatta, dinî ve ilmî eserlerde kullanılması, Türk idareciler tarafından İslâmî isimler, unvanlar, lâkaplar alınması, mevcut hükümet teşkilâtının muhafaza edilmesi, devleti koruma hizmetine yerli unsurların iştirak ettirilmesi ve İslâm inanç ve ideallerinin devlette üstün bir mânevî güç durumuna yükselmesi bu Türk siyâsî teşekküllerinin özellikleri olmuşlardır. İbrahim Kafesoğlu, İslâm-Türk Devresinde Türk Kültürü (Kısaltılmıştır.)
Ödev cevabı kısaca : Türkler, farklı bölgelerde ve kültürlerin etkisi altında bulunmuşlardır. İslam'ın etkisiyle sosyal, ekonomik, idari, askeri, dil, edebiyat, sanat ve din alanlarında farklılıklar olmuştur. Örneğin, İslam toplumlarına uyum sağlamışlar, İslam'ın ekonomik kurallarına uyarak iktisadi hayatlarını yönetmişler ve İslam kültürünün etkisi altında dil, edebiyat ve sanatlarını geliştirmişlerdir. Aynı zamanda yerel kültürleri ve idari yapıları da korumuşlardır. Bu, Türk kültürünün çeşitlenmesine ve gelişmesine yol açmıştır.