Türk İslam devletlerinin kurulduğu coğrafyaların madenler bakımından zengin olması, Türk şehirlerinin birçoğunun demir, bakır ve gümüş eşyaların imalatının yapıldığı bir merkez hâline gelmesini sağlamıştır. Bu şehirlerde ayrıca dokumacılık, dericilik, çini, kâğıt ve cam imalâtı da yapılmıştır. İlk Türk İslam devletlerinde vergi önemli bir gelir kaynağıydı. Bu dönemde İslamiyet’in etkisiyle Öşür, haraç, cizye ve zekat gibi yeni vergi türleri de görülmeye başladı. Bu vergilerden başka, kendilerine bağlı beylik ve devletlerin ödediği vergilerle; kervanlar, tüccarlar ve pazarlardan alınan vergiler de diğer önemli gelir kaynaklarıydı.
Hayvancılık, ilk dönemlerden itibaren Türklerin hayatında önemli bir yere sahip olmuş; sayısız at, koyun ve kısmen de sığır sürüleri, konargöçer Türklerin en önemli varlıkları hâline gelmiştir. Türk İslam devletlerinde de hayvancılık faaliyetleri devam etmiş, hayvan sahiplerinden ağnam adı verilen vergi alınmıştır.
Türkiye Selçuklu Devleti’nin ticareti geliştirmek amacıyla aldıkları tedbirler
- Venediklilerle ticaret anlaşmalarının yapılması.
- %1 gibi düşük oranlarda gümrük vergisi alınması.
- Yabancı tüccarların her türlü zararlarının karşılanması. (Devlet sigortası uygulaması)
- Yeni ticaret yollarının açılması ve yolların güvenliğinin sağlanması.
- Ticaret kervanlarının dinlenmesi ve kervanların güvenliklerinin sağlanması için 30-40 km ara ile kervansaraylar yaptırılması.
- Anadolu’da siyasi birliğin sağlanmaya çalışılması.