Türkçenin ses özellikleri maddeler halinde
Türkçe, köken bakımından Ural – Altay dil ailesinin Altay koluna, yapı bakımından sondan eklemeli dillere girer.
Dilin en küçük ve en basit dil unsurları seslerdir. Sesler, bazen tek başlarına, çoğunlukla da başka seslerle yan yana gelerek varlık, kavram, durum ve oluşları karşılayan sözcükleri oluştururlar. Yani sesler dilin malzemesidir. Sesleri tanımak, doğru telaffuz etmek, sözcükleri doğru kullanmanın, dolayısıyla güzel konuşmanın önünü açacaktır.
Türkçe, ses bakımından zengin ve genel olarak yazıldığı gibi konuşulan, konuşulduğu gibi de yazılan bir dildir.
Yumuşak g (ğ) dışındaki bütün sesler ve bu sesleri işaret eden harfler konuşma ve yazıda ortaktır.
Türkçenin sesleri gırtlaksı, burunsu olmadığı için boğuk, hırıltılı değil ezgili, renkli ve yumuşaktır.
Türkçedeki sesler, oldukça kolay ve rahat çıkışlıdır, yani boğumlanma bakımından zorluk taşımazlar.
Türkçede 8’i ünlü, 21 ’i ünsüz olmak üzere 29 ses vardır.
Türkçenin ses özellikleri
Bugün dilimizde kullandığımız sözcükler: Türkçe ve Türkçeleşmiş yabancı kökenli sözcükler biçiminde ikiye ayrılmaktadır. Türkçe, kendi ses düzenine yabancı asıllı sözcükleri uydurmaktadır.
Ses düzeni bakımından öz Türkçe sözcüklerde görülen başlıca özellikler şunlardır:
2.Türkçe sözcüklerde f, h, j sesleri yoktur. Ancak yansıma sözcükleri bu kuralın dışındadır.
3.Türkçe sözcüklerin başında c,ğ,l,m,n,r,v,z sesleri yansıma dışında bulunmaz.
4.Türkçede sözcük sonunda b,c,d,g ünsüzleri bulunmaz: kitab, hesab, tac gibi sözcükler yabancı kökenlidir. Dil bunları kendine uydurur: kitap, hesap, taç gibi.
5.Türkçe sözcüklerde sona gelen p,ç,t,k ünsüzleri iki ünlü arasında kalınca yumuşarlar. sevinç-sevinci, yurt-yurdu, tat-tadı, genç-genci, dolap-dolabı, çocuk-çocuğu. Ancak tek heceli sözcükler yumuşamaz: top-topu, ip-ipi, ek-eki, aç-açık, süt-sütü, iç-içim gibi. Bunun dışında çok heceli yumuşamayan sözcük varsa büyük olasılıkla o Türkçe değildir: sepet-sepeti, (kaset-kasedi kendine uyumlandırmış)
7.Türkçe sözcüklerde başta iki çift ünsüz bulunmaz: gram, spor, granit, plan, slav, kreş, kravat, kral, kraliçe, fransa. Bazı sözcükleri dil kendine uydurmaya çalışır: ispor, islav, iskandinav, ispanya gibi.
8.Türkçede sözcük köklerinde çift ünsüz bulunmaz: şeffaf, şiddet, kıssa, hakkı, bakkal, zimmet, millet, hisse, zimmet gibi.
9.Türkçe sözcüklerde ikiz ünsüzlere ancak eklerin birleştiği yerlerde rastlanır: yolluk, sessiz, bıkkın, yuttum gibi.
Soru: Bir dilin kurallarını bilmenin o dilin öğrenilmesinde sağladığı yararları söyleyiniz...
Bir dilin kurallarını bilmek o dili daha doğru ve etkili kullanmayı sağlar
Güzel konuşmanın önemli ölçütlerinden biri de dili kurallarına uygun bilmektir.
Bir dilin kurallarını bilmek konuşma yanlışlarını en aza indirger...
Soru : Doğal ve yapmacık söyleyişle ilgili yaptığınız incelemeden yararlanarak konuşma sırasında ses tonunun nasıl ayarlanması gerektiğini açıklayınız.
Konuşmanın telâffuz boyutu ile ilgili olan tonlama, etkili ve güzel konuşma için doğru ve sağlıklı olmak zorundadır. Çünkü tonlama cümle veya kelimedeki anlamı değiştirebilmektedir. Sesin şiddeti tıpkı ton ve hız gibi hiçbir zaman monoton olmamalıdır Bu sebeple konuşma ortamına göre sesin düzenlenmesi gerekmektedir.
Soru : Sesleri özelliklerine göre doğru ve güzel söylemenin konuşmadaki önemini açıklayınız.
Anlaşılmak, anlamak ve sağlıklı bir iletişim kurmak için doğru ve güzel konuşma en önemli koşuldur