Türk yazı sanatı kompozisyon örneği,
Türk kültüründe dil ve yazı önemli bir yere sahiptir. Türkler, tarih boyunca birçok alfabe değiştirmiş, kullanmış ve edebi eserler ortaya koymuşlardır. Bununla beraber çeşitli dillerin etkisi altında kalan Türkçe zaman içinde köklü ve yerleşik bir dil haline gelmiştir.
İnsanların sanat icra etmesi, belli ihtiyaçların sağlanmasında da etkili olmaktadır. Sanat, toplumun gelişmesinde ve kültürün kökleşmesinde etkili olmaktadır. Kültür ve sanat birbirinden ayrılmayan iki unsur olarak bilinmektedir.
Türk kültüründe dil ile yazı, çok önemli bir yere sahiptir. Tarih boyunca, Türkler; birçok alfabe değiştirmiş ve kullanmıştır. Bu süreçte, birçok edebi eser ortaya koymuşlardır. Bununla beraber de, çeşitli dillerin etkisi altında kalmış olan Türkçe; zaman içerisinde, köklü ve de yerleşik bir dil hâline gelmiştir. Yazı sanatının gelişimi, bu doğrultuda gerçekleşmiştir.
Türk yazı sanatı, özellikle de Arap Alfabesinin kullanılmasıyla beraber; değişiklikler göstermiştir. Türkçe’nin bu alfabe ile ifade edilişi olan Osmanlıca dilinin kullanılmasıyla, bir sanat hâline gelmiştir. Pek çok ilklere imza atan eserler, Türkler tarafından yazılmış ve önemli yazarlar, Türk yazı sanatı tarihine öncülük etmiştir. Kaşgarlı Mahmut, Divan-ı Lügati't Türk adlı eseriyle; yazı tarihinin önemli bir parçası olmuştur. Edebi yönüyle ön plana çıkmış olan Kaşgarlı Mahmut, eserini 1072 yılında yazmaya başlamış ve eseriyle, yazı sanatına ilkleri getirmiştir.
Türk yazı sanatının özellikleri nelerdir
Türk yazı sanatında uyulması gerekli olan kurallar belirlidir. Yazarlar, estetik kaygılar ile yazı sanatını; daha da geliştirmeye çalışmıştır ve çalışmaktadır. Türk yazı sanatı, kısacası; yazarların estetik kaygılara sahip şekilde, yazıyı ve iletişimi güzelleştirmesine imkân tanımıştır. Türk yazı sanatı, günümüzde her geçen gün gelişimini; daha da arttırarak sürdürmektedir. İnsanların sanat icra etmeleri durumunda, bazı kültürel gelişmeler de yaşanmaktadır. Genellikle kültürel alanda olan değişiklikler, sanat alanında da gelişmelerin yaşanmasına neden olmaktadır. Bu yönüyle, Türk yazı sanatının en önemli özelliği; bir milli kültür hazinesi olarak işlev görmesidir. Türk toplumunun geçirdiği tüm tarihsel ve kültürel olayların, Türk yazı sanatına yansımaları olmuştur. Türk toplumumun geçirdiği her şey; yazılarda da, kendine yer bulmuştur.
Bilim ve kültürel sanat çalışmaları, aynı zamanda edebiyatın da gelişmesini sağlamaktadır. Bilhassa, edebi eserlerin ve sanat eseri tablolarının da ortaya çıkmasında; yazı sanatları etkili olmuştur. Kaligrafi olarak da bilinen yazı sanatları, Latin harfleriyle birlikte uygun şekilde uygulanmaya başlanmıştır. İnsanların bir sanat icra etmesi, belirli bazı ihtiyaçların sağlanmasında da etkili olur.
Sanat, toplumun gelişmesinde ve de kültürün kökleşmesinde etkili olmaktadır. Bu durumda, kültür ve sanat unsurları; birbirinden asla ayrılamayan iki unsur olarak öne çıkar. Türk yazı sanatı, çevre kültürlerden de kısmen etkilenerek; özünü değiştirmeden gelişimini sürdürmektedir.