Töre, örf ve adetlerin bir araya gelerek, çevrenin büyükleri ve sözü geçenleri tarafından legal veya illegal olan kurallardır, yazılı olsa da devlet anayasasında herhangi bir geçerliliği yoktur. Törelerin cezaları anayasal cezalara kıyasla daha kötü sonuçlar doğurabilir. Törenin günümüzde bize yansıtılanı budur ancak töre biz Türklerin değişmez anayasasıdır. Divanü Lügati’t-Türk’de töre; görenek ve adet olarak açıklanmıştır. Töre, Türk örf ve adetlerinin kesin hükümlerinin birliğidir.
Töre, yazılı olmayan fakat herkesin bildiği ve kabullendiği kurallardır.
Anayasa, örgütlenmiş bir toplumda devletin yönetim biçimini belirten en önde gelen yasadır.
Töre ile anayasa arasındaki ilişki, toplumu düzenleyen genel kuralları içermesidir. İkisi de toplumun huzur içinde olmasını sağlayan genel kurallardır ve herkes bu kurallara uyar.
Töre yazılı değilken, anayasa yazılıdır. İkisininde yaptırıcılığı vardır. Uymayan kişiler çeşitli şekillerde cezalandırılır.
Geçmişte Türk Devletleri Töre ile yönetilirken, günümüzde anayasa etkindir.
Anayasa, ülke üzerindeki egemenlik haklarının kullanım yetkisinin içeriğinde belirtildiği şekliyle devlete verildiğini belirleyen toplumsal sözleşmelerdir..