Tilkinin dönüp dolaşıp geleceği yer kürkçü dükkanıdır atasözünün anlamı:
Bir kimse ne iş tutarsa tutsun, ne kadar gönlünce yaşarsa yaşasın, sonunda, bağlı bulunduğu çevreye, alışık olduğu ortama ve kendi öz işine dönmek zorunda kalır. İnsanlar alışkanlıklarına bağlıdır. Şu ya da bu nedenle işinden, çevresinden ayrı yaşamak zorunda kalan kimse, sonunda alıştığı işe ve çevreye döner. Bazı sonuçlar kaçınılmazdır.
Tilkinin dönüp dolaşıp geleceği yer kürkçü dükkanıdır atasözünün hikayesi:
İki tilki arkadaş olmuşlar. Günlerce birlikte gezip tozmuşlar. Birlikte avlanıp, birlikte doymuşlar. Ama keyifleri uzun sürmemiş. Bir sabah silah sesiyle uyanmışlar. Belli ki avcılar ormanlarında avlanıyormuş. Kısa süre sonra avcıların köpekleri tilkilerin kokusunu almış. Tilkileri önlerine katmış kovalamaya başlamış. Avcılar da silahlarıyla peşlerinden koşuyormuş. Bakmış ki tilkiler, birlikte koşturmanın bir anlamı yok, ayrılalım da kafalarını karıştıralım demişler.
Biri bir tarafa, öteki öbür tarafa kaçarken biri, “Dostum hakkını helal et. Birbirimizi hiç incitmedik, üzmedik, hep iyi geçindik. Bir daha nerede buluşuruz?” diye arkadaşına seslenmiş. Arkadaşı var gücüyle peşindeki köpeklerden kaçarken bağırmış: “Tilkinin dönüp dolaşıp geleceği yer kürkçü dükkânıdır. Merak etme, günün birinde orada buluşuruz” diyerek gözden kaybolmuş.
İşte böyle, insan aşağı mahalle sen misin, yukarı mahalle sen misin diye gezip dolaşsa da, ayağı yanmış it gibi bir oraya bir buraya koşsa da, adım adım dünyayı dolansa da en sonunda ait olduğu yere geri gelir.