Oruç tutmak, farz olan bir ibadettir. Farz olan ibadetler gibi belli şartlar gerektirmektedir. Akil – baliğ olarak insanların ergenlik çağından sonra oruç tutması gerekir. Bu oruç yükümlülüğü için sağlıklı insan açısından ilk şarttır. Bu şartın yerine gelmesinden önce oruca alışma süreci yaşanmaktadır.
Orucu alışma ya da alıştırma dönemi, çocuklar için oruç tutma vakitlerinin ebeveynler tarafından belirlenmesiyle başlar. Çocukları oruca alıştırmak için günün belli saatlerine kadar ve genelde imsak ile öğle arası olan saatlerde oruç tutmak tekne orucu anlamına gelmektedir. Böylece çocuklar oruca alışmış ve oruç tutmanın anlamını da fark etmiş olurlar. Oruç eğitimi böyle sağlanır.
Tekne orucu: Ramazan ayı geldiğinde çocuklar da bu ayın manevi havasından etkilenerek oruç tutmak isterler. Yaşları küçük olduğundan dolayı çocuklara oruç tutmak farz değildir ama çocukların da bu manevi atmosferden mahrum kalmamaları için geleneğimizde “tekne orucu” denilen güzel bir âdet vardır. Sahura kalkan küçükler öğle yemeğini yedikten sonra oruçlarına iftar vaktine kadar devam ederler. Bu sayede küçüklerde oruç ibadeti ile tanışmış olurlar. Bir de büyükler, ilk orucunu tutan bu küçüklere harçlık vererek sevaplarına ortak olarak onları sevindirirler.