Su, dünya üzerindeki her ekosisteminin en az oksijen kadar olmazsa olmaz bir parçasıdır. Doğal su kaynakları aşırı tüketildiğinde, tatlı su miktarı azaldığında hatta suyun kalitesi bozulduğunda bile yaşamsal devamlılık riske girer. Gelin tüm canlılar ve ekosistem için suyun bir damlasına bile neden sahip çıkmamız gerektiğine bakalım.
- Kuraklıkla mücadelenin başlangıcıdır: Su tasarrufu, kuraklığın ve su kıtlığının etkilerini en aza indirir. Her ne kadar bir su döngüsü olsa da her zaman aynı miktar ve kalitede su toprağa geri dönmez. Dolayısıyla kullandığımız su miktarını azaltarak kaynaklarımızı daha iyi koruyabiliriz.
- Doğa dostu tarım ve hayvancılığın anahtarıdır: İnsanların su ayak izinin yüzde 90’ından fazlasını tarımsal faaliyetler oluşturur. Bunun üçte biri de hayvancılıktır. Üretim ve tedarik zincirinde daha az su tüketmek bu sektörleri daha sürdürülebilir kılar.
- Enerjimizi korur: Su arıtma ve geri dönüşüm tesisleri çok fazla enerji harcar. Yani ne kadar çok su kullanırsak, o kadar fazla enerji harcarız ve çok daha fazla kirlilik yaratırız.
- Hijyen sağlar: Temizlik ve hijyen gibi temel ihtiyaçlarımız için güvenli ve temiz su kaynaklarına ihtiyaç duyarız.
- Besin zincirinin devamını garantiler: Su, tüm canlılar için gereken besinlerin yetişmesi ve devamlılığı için şarttır. Besin zincirinin temeli olan bitkilerin en az yüzde 80’i sudur. Hayvanlar ihtiyaç duydukları suyun önemli bir kısmını bitkilerden alır. Bu döngüyü korumak su tasarrufundan geçer.
- Biyoçeşitliliği korur: Tüm ekosistemlerin devamı için su hayati önem taşır. Su olmazsa pek çok bitki ve hayvan türü yok olabilir.
- Yaşanabilir şehirler: Tatlı su kaynaklarının çoğu aynı zamanda rekreasyon amacıyla kullanılır. Su tasarrufu yapmamak parklar, bahçeler gibi ortak mekanları da kaybetmek anlamına gelir.
Kaynak: https://www.garantibbva.com.tr/tr/blog/su-tasarrufu-neden-onemli.page