Bu noktada stresin kontrol edilebilir bir olgu olduğunu ifade eden Doğru Cevap Eğitim Kurumları Eğitim Koordinatörü Yusuf Yıldırım, sınav stresini azaltacak ipuçları veriyor.
Stres, sizin algılarınızla ilgilidir
Stresin kaygıya dönüşmesi, stresin kalıcı hale gelmesiyle oluşan bir durumdur. Temelinde öğrencinin sınava yüklediği anlam yatar. Öğrencinin sınava ilişkin algısı, önceki yaşlardaki olumsuz deneyimleri ile yakından ilgilidir. Sadece okul sınavları değil diğer tüm yaşam sınavları da bu çerçevede değerlendirilebilir. Sorumluluk verilen çocuk aslında büyüklerin gözünde bir sınav veriyordur. Sorumlulukların yerine getirilmesi sonucunda, sonuç odaklı değerlendirmeler çocuğun sınavlara karşı olumsuz algı geliştirmesine neden olabilir. Çocuklarının sınav stresi ve kaygısı yaşamasını istemeyen ebeveynlerin;
* Erken yaşlardan itibaren çocuklarına verdikleri sorumlulukların sonuçlarından çok sürece odaklanmaları,
* Süreç içinde istenilen sonuca ulaştıracak diğer seçenekler konusunda yol gösterici olmaları,
* Son olarak onları yeni sorumluluklar almaya teşvik etmeleri gereklidir.
Stres, konsantrasyonun önünde büyük bir engeldir
Stres, olumlu ve olumsuz olarak ikiye ayrılır. Olumlu stres bizi harekete geçiren, yaptığımız işe konsantre olmamızı sağlayan ve kontrol altında tutulabilen strestir. Olumsuz stres ise kısa sürede kişiyi etkisi altına alıp, duygusal, zihinsel ve fizyolojik olarak işlevlerini engellemeye başlar. Duygusal anlamda umutsuzluk, kaygı, karamsarlık gibi duygular üretirken, sindirim sistemi, dolaşım sistemi sorunlarının yanında sinir sisteminde bazı bozukluklara yol açar. Tüm bu olumsuzluklar öğrencinin zihinsel etkinliğini de etkiler ve derslere konsantrasyon sorunu yaşar. İsteksizlik, karamsarlık baş gösterir. Stres kontrol altına alınmadığında daha ciddi sonuçlara yol açabilir.
Strese karşı koymak sizin elinizde!
Sınav stresiyle başa çıkmanın birinci yolu onun ortaya çıkış nedenini ortadan kaldırmaktır. Sınav stresi ilk olarak, sınava karşı olumsuz algıyla ortaya çıkmaktadır. Sınava aslında olduğundan farklı anlamlar yükleyerek stres oluştururuz. Stresin ortaya çıkmasında elbette bizim eksikliklerimizin de payı vardır ancak unutmamak gerekir ki tüm eksikliklerimizi doğru bir planlama ile tamamlayabiliriz. Yeter ki, sınava karşı olumsuz anlamlar yükleyerek eksiklerimizi düzeltecek enerji ve inancımızı engellemeyelim. Stresi yenmenin yolu stres oluşturan olumsuz ve anlamsız düşüncelerden ve algılardan sıyrılmaktır. Sınav hayatımızın en önemli olayı değildir ve başarılı olmak için planlı çalışmak ve destek almak yeterlidir. Hiçbir öğrenci sınavlarda başarılı olamayacak kadar kötü durumda değildir. Birçok öğrenci yapabileceği birçok şeyin farkında olmadığından olumsuz düşüncelere kapılıp gereksiz stres üretir. Sonrasında ise kendi ürettiği stres sarmalından çıkmaya çalışır. Kimisi buradan çıkmayı başarır ama çok zaman kaybeder.
Spor, sağlıklı beslenme ve sağlıklı yaşam
Stres kişilerin uyku düzeninden beslenme rutinine kadar birçok şeyi olumsuz etkiler. Stresi size karşı güçlendiren parametre de tam olarak budur. Uyku ve beslenme düzeni bozulmuş, spor yapmayan insanların stresle başa çıkmaları oldukça zordur. Stresin bozduğu mekanizmayı terse doğru işleterek stresle başa çıkacak gücü kendimizde bulabiliriz. Bu nedenle her öğrenci stres altında olsun ya da olmasın uyku ve beslenme düzenine çok dikkat etmeli ve aynı zamanda düzenli olarak spor yapmalıdır. Uykunun hücre yenilenmesi için zorunlu olduğunu, beslenmenin güçlü bir bünye için ne kadar önemli olduğunu tüm öğrencilerimiz bilir. Spor yaparken antidepresan özelliklere sahip birçok hormon salgılanmaya başlar. Stresle başa çıkmak için spor oldukça eğlenceli ve bir o kadar da güçlü bir seçenektir. Ancak vücudu fazla yormamak adına özellikle de sınava bir hafta kala ağır antrenmanlardan kaçınılmalıdır.
Başarı inananlarındır
İnsanlık tarihi, birçok büyük adımın atılabileceğine inanan insanların başarı hikayelerinin bir toplamıdır. Kendinize inanın ve olumsuz düşüncelerin sizi başarıdan uzaklaştırmasına izin vermeyin. Plan yapın, eyleme geçin! En önemlisi de başaracağınıza inanın!