Simya: Büyü, sihir anlamına gelen bu kelime dilimize Arapçadan gelmiştir. Simya bir bilim dalı değil, felsefedir.
Simyacı: Simya ile ilgilenen kişilere verilen addır.
Simyacıların araştırma yapmaktaki amaçlarına geçmeden önce bu amaçlara neden olan düşünce yapılarını incelemekte fayda var.
Simya ile ilk olarak Mezopotamya, Antik Mısır, İran, Çin ve Hindistan'da uğraşılmaya başlamıştır. Simyacılara göre yaşamın temeli 5 unsurdan oluşmaktadır: toprak, su, hava, ateş ve ruh. Özellikle ruha bir anlam yüklemişlerdir ve her şeyin bir "evrensel ruhaniyet"i olduğuna inanmışlardır. Yaptıkları çalışmalarda bilim dalı gibi kanıtlanabilirlik ve kesinlik yoktur. Yalnızca inandıkları ve araştırdıkları şeyleri kendi teorileriyle açıklamışlardır. Bu çalışmaları yaparken birçok bilime özellikle de "Kimya"ya temel atmıştır denilebilir.
Peki amaçları neydi
- Zamanın en değerli madeni olan altına karşı aşırı ilgileri vardır. Bundan dolayı elementleri altına dönüştürmeye çalışmışlar ve bunun üzerine önemli araştırmalar yapmışlardır. Buldukları her metalin olgunlaşmamış altın olduğunu ve kendilerinin onu altına dönüştürebileceğini düşünmüşlerdir.
- Ruha olan ilgilerinden bahsetmiştik. Özellikle insan ruhu üzerinde çalışmışlardır. İnsan ruhunu mükemmel hale getirmek ve iyilik dolu bir dünya olmasını istemişlerdir.
- Yapılabilecek en zor ve imkansız görünen "ölümsüzlük iksirini" bulmayı amaçlamışlardır. Ruhun sonsuzluğu ve ebedi bir dünya için doğadan elde ettikleriyle iksirler yapmışlardır.
- Bir diğer araştırma amaçları "Bütün hastalıklara şifa olacak iksirler yapmak"tır.
Görüldüğü üzere "Simyacılar" kendilerini tamamen doğaya, ruha ve insana adamışlardır. Ulaşmak istedikleri amaçlara baktığımızda bir nevi "Ütopya"da diyebiliriz. Ancak bu araştırmaları sayesinde kendilerinden sonra gelen bilim dallarına temel olmuşlardır. Simya'nın öncülük ettiği bilim icatlarından bazıları şunlardır:
- Barutun icadı
- Camın keşfi
- Teleskop
- Mürekkep
- Boya vb.