Aynı şekilde yazılıp okunan, dolayısıyla da ses bakımından birbirinin aynısı olan; ancak anlamları birbirinden tamamen farklı olan sözcükler arasındaki anlam ilişkisine “eş sesli kelimeler” diğer bir ifade ile “sesteş kelimeler” adı verilir. Burada dikkat edilmesi gereken; aynı seslerle değişik ve birbirleriyle hiç ilgisi olmayan kavramların anlatılması durumudur. Yani ses kalıbı aynı olan bu sözcüklerin karşıladıkları kavramlar tamamen farklıdır.
Örneğin bir sayı olan “yüz” ile “başın ön bölümü” ve suda “yüz” anlamındaki yüz; çaygillerden bir içecek olan “çay” ile ırmaktan büyük akarsu vb.
- Al bayrağıma sarılı cansız bedenimi al.
- Gül: “Gül.” dedi, bülbüle.
- Kalem böyle çalınmıştır yazıma
- Yazım kışıma uymaz, kışım yazıma
- Kırda yaptığımız piknikte yanımıza kır saçlı bir ihtiyar geldi.
- Adresimi hemen bir kenara yaz.
- Bu yaz yurtdışına çıkmayı düşünüyorum.
- Depodaki bidonlar ağzına kadar dolu.
- Bu mevsimde buralarda dolu yağar.
- Ben, sizinle gelmek istemiyorum.
- Çenesinde küçük bir ben vardı.
- Yaralı yolcu, çok kan kaybediyor.
- Güler yüzüne, tatlı sözlerine kandım.
- Küçücük bir kara parçası için savaş çıkacaktı.
- Senin kara gözlerin aklımı başımdan aldı.
- Kadının sol eli kapıya sıkışmış.
- El sözüne kanıp da yuvanı yıkma.
- Düğün evine hangi yoldan gideceğiz?
- Sinirinden annesinin saçını yolmuş.
- Çiftlikteki atların bakımıyla kim ilgileniyor?
- Canı bir şeye sıkıldığında suya taş atar.
- Okulunuzda kaç tane bilgisayar var?
- Yaylaya gece yarısı < u>varmışlar.
- Köylü kadınlar çayın kenarında çamaşır yıkıyorlar.
- Yemeğin üzerine bir bardak demli çay iyi gider.
- Altınlarını sandığın içine saklamış.
- Terli terli buzlu su içmiş, sonra da hastalanmış.
- Küçük bir salla karşı kıyıya geçtik.
- Çocuğu hemen bakkala sal, kahve ile şeker alsın.
UYARI: Bir sözcüğün mecaz ya da yan anlamıyla sesteş anlamlılık karıştırılmamalıdır.
- Bu sözler bazılarına çok dokunacak. ( mecaz anlam )
- Omzuma bir el dokundu. ( gerçek anlam )
- Bu yaz, bir mektup yaz. ( sesteş )
Not: Sesteş sözcükler genellikle halk edebiyatında cinaslı manilerde kullanılır.
Sesteş nedir
Yazılışı ve okunuşu aynı olduğu hâlde anlamları farklı olan kelimelerdir. Bunlar yalın hâlde olabildikleri gibi ek almış hâlde de olabilirler. Şiirde cinas olarak kullanılır ve cinaslı kafiye yapılır.
Örnekler:
Gül: 1. çiçek, 2. gülmekten emir
Kır: 1. kırsal alan, 2. kırmaktan emir, 3. beyaz
Yazma: 1. baş örtüsü, 2. yazmaktan olumsuz emir, 3. yazma işi
Ek almış kelimelerle, ek almış ve almamış kelimeler arasında da eş seslilik söz konusudur. Bu ekler görevce farklı ekler de olabilir:
Örnek: Siyah anlamındaki “kara” ile “kar-a” (-a: yönelme hâl eki) gibi
Uyarı 1 : “hala” ve “hâlâ”, “kar” ve “kâr”, “adet” ve “âdet” kelimeleri eş sesli değildir. Okunuşları ve anlamları farklıdır.
Uyarı 2 : Eş sesli kelimelerle çok anlamlı sözcükleri karıştırmamak gerekir. Eş seslilikte farklı sözcükler söz konusu iken, çok anlamlılıkta ise bir sözcüğün farklı anlamları söz konusudur.
Örneğin:
“Çay kenarında çay içmek çok zevklidir.” cümlesindeki “çay” sözcükleri iki ayrı sözcük olup eş sesli sözcüklerdir. Ancak,
Su ile dolu şişeyi bir kenara bıraktı. Tabanca dolu olabilir, dikkat edin. Dağ bayır keklik dolu.
Cümlelerinde ise bir tek sözcüğün (dolu) değişik anlamlara gelecek şekilde kullanımı söz konusudur.