“Salih bir kul” ifadesini, günlük hayatta sıkça duymaktayız. Bu ifade bana, “dinin emir ve yasaklarına aykırı hareket etmeyen, inancında ve amelinde doğru olan, Allah’ın kendisi üzerindeki haklarını yerine getiren, Allah’a karşı farzları, kullara karşı da haklarını ödeyen” insanı çağrıştırıyor.
1- Kalbimizde imanı diri tutmalıyız.
2- Samimiyetle Rabbimize yönelmeliyiz.
3- Hedefimizi her daim yüksek tutmalıyız.
4 – Sahabe, tabiin ve onları takip eden kadim Müslüman büyüklerini kendimize örnek bilmeliyiz.
5 – Her dakikamızı, her anımızı iyi değerlendirmeli, kalbimizin attığı her saniyeyi imanımızı artıracak şekilde kullanmalıyız.
6- Oturup kalktığımız kimselerin güzel ahlaklı olmalarına dikkat etmeliyiz.
7 – Bizi hem bu dünya hem ahiret mutluluğuna eriştirecek pek çok salih amel yapmalıyız.
8- Gece namazı kılmalı, şafaktan (günün ağarmasından) hemen önceki vakitte dua etmeliyiz.
9- Kur’an’dan her gün bir kısım okumalı, Kur’an’ın manası üzerine tefekkür etmemizi kolaylaştıracak başka zikir/tesbihlere de devam etmeliyiz.
10 – Allah’ın mesajının yaygınlaşması için gayret etmeli, Allah rızası için iyiliği emredip kötülükten sakındırmaya çalışmalıyız.
Hazret-i Ebû Bekir -radıyallâhu anh- şöyle buyurmuşlardır:
“Dört kimse Allâh’ın sâlih kullarındandır:
1. Tevbe eden kişiyi gördüğü zaman sevinen.
2. Günahkârların affı için Rabbine yalvaran.
3. Din kardeşine gıyâbında duâ eden.
4. Kendinden muhtaç kişiye yardım ve hizmette bulunan.”