Sahabe, Peygamberimiz a.s.’a iman eden ve etrafında toplanarak O’na destek olan Müslümanlardır. Sahabe, Peygamberimiz a.s.’a büyük bir fedakarlık ve sadakatle bağlanmıştır. Sahabenin Peygamberimiz a.s.’a karşı olan sadakatlerine birçok örnek bulunmaktadır.
Peygamberimiz a.s.’a en sadık olan sahabi Hz. Ebubekir r.a. olarak bilinmektedir. Hz. Ebubekir (r.a.) Sıddık olarak tanınmıştır. Peygamberimiz a.s.’a kimse iman etmezken, O dediyse doğrudur diyerek sadakatini göstermiştir. Peygamberimiz a.s.’a sadık olan sahabilerden biri de Hz. Ali r.a. olarak bilinmektedir. Hicret sırasında Peygamberimiz a.s.’ın yatağına girerek müşrikleri şaşırtmış ve canıyla beraber sadık olduğunu herkese göstermiştir. Hicretin gerçekleşmesi için fedakarlık yapan ve sadakat gösteren birçok sahabi vardır.
Sahabenin Peygamber Efendimize (s.a.v) olan sevgi ve bağlılığı nasıldı? Hz. Osman'dan (r.a) bu soruya cevap verecek muhteşem bir örnek...
Hicretin altıncı yılında; Peygamberimiz ashâbıyla beraber, umre niyetiyle Mekke’ye doğru yola çıktı. Fakat müşrikler Kâbe’yi ziyarete mâni oldular. Müslümanlar Hudeybiye’de beklerken Hazret-i Osman -radıyallâhu anh-, Peygamber Efendimiz’in elçisi olarak Mekke’ye gitti. Müşriklere; niyetlerinin sadece umre yapıp dönmek olduğunu anlattı. Müşrikler izin vermediler. Akrabaları ise Hazret-i Osman’a, şayet istiyorsa yalnızca kendisinin Kâbe’yi tavâf edebileceğini söylediler. Osman -radıyallâhu anh- ise, Allah Rasûlü’ne olan sadâkatini tescilleyen şu muhteşem cevabı verdi:
“–Hazret-i Peygamber Kâbe’yi tavâf etmedikçe ben de edemem! Ben Beytullâh’ı ancak O’nun arkasında ziyaret ederim. Allah Rasûlü’nün kabul edilmediği bir ibâdette bile ben yokum!..” (Ahmed, IV, 324)
İşte ashâbın müstesnâ hâli:
“Bir işte Allah Rasûlü varsa varım, O -sallâllâhu aleyhi ve sellem- yok ise yokum!”