Sabır ya da dayanç, zor koşullar altında cesaret ve metanetini yitirmeme duygusudur. Sabırlı insan uzun süreli gecikmelere ve tahriklere rağmen moralini bozmadan yoluna devam eder veya beklemesini sürdürür. Türkçedeki sabır kelimesi Arapçadaki kelimesinden gelmektedir.
Sabır TDK anlamı nedir
Arapça ṣabr
1. isim Acı, yoksulluk, haksızlık vb. üzücü durumlar karşısında ses çıkarmadan onların geçmesini bekleme erdemi, dayanç. "Annem pek yorgun bir saatinde değilse bu tutturmalarıma sabır gösterirdi." - Adalet Ağaoğlu
2. isim Olacak veya gelecek bir şeyi telaş göstermeden bekleme.
Sabır eş ve yakın anlamı nedir
Sabır kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Tahammül, Dayanık, Katlanma, Çıdam, Beklim
Sabır ile ilgili cümleler:
- Sabır dolu günlerin ardından muradımıza erdik.
- Sabırlı olduğu için her durumda kazançlı çıkıyordu.
- Bu ekonomik savaş biraz da sabır gerektiriyordu.
- Okulda sabır dolu günlerin ardında da son yılıma geldim.
Sabır hakkında ayetler
“Sabret, Sen’in sabrın da ancak Allâh’ın (yardımı) iledir. (Îmân etmiyorlar diye) onlara üzülme! Hîlelerinden dolayı da sıkıntıya düşme!” (en-Nahl, 127)
“Rabbinin hükmüne sabret! Çünkü Sen, Bizim nezâretimiz altındasın! Kalktığın sırada Rabbini hamd ile tesbîh et!” (et-Tûr, 48)
“…Allâh’ın hükmü gelinceye kadar sabret!..” (Yûnus, 109)
“Sabah akşam Rabbine ibâdet ve niyazda bulunan ve O’nun cemâlini (rızâsını) isteyen mü’minlerle beraber Sen de sabret!..” (el-Kehf, 28)