Rûmî Takvim'e Göre Mart Ayı'nın İlk Çarşamba Gecesi (yâni 17 Mart Salı'yı 18 Mart Çarşamba'ya bağlayan gece) akşam namazından sonra bir senelik belâlardan korunmak için okunacak duâlar:
a) 12 kere el-Fâtiha Sûre-i Celîlesi, ilk başta Eûzü, her birinin başında besmele ile okunur.
b) 100 kere:
بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّح۪يمِ
"O Rahmân ve O Rahîm olan Allâh'ın ismiyle."
c)100 kere:
بِسْمِ اللّٰهِ الَّذ۪ي لاَ يَضُرُّ مَعَ اسْمِهِ شَيْءٌ فِي الْأَرْضِ وَلاَ فِي السَّمَاءِ وَهُوَ السَّم۪يعُ الْعَل۪يمُ
"O Allâh'ın ismiyle (akşamladım) ki, O'nun ismiyle birlikte (olana) ne yerde, ne de gökte hiçbir şey zarar veremez. O hakkıyla işiten, çok iyi bilendir."
d) 100 kere:
لاَحَوْلَ وَلاَ قُوَّةَ إِلاَّ بِاللّٰهِ الْعَلِيِّ الْعَظ۪يمِ
"Günahlardan dönüş ve ibâdete kuvvet ancak Yüce ve Ulu olan Allâh-u Te'âlâ'nın yardımıyladır."
e) 27 kere Kadr (İnnâ Enzelnâ) Sûresi:
بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّح۪يمِ
اِنَّٓا اَنْزَلْنَاهُ ف۪ي لَيْلَةِ الْقَدْرِۚ وَمَٓا اَدْرٰيكَ مَا لَيْلَةُ الْقَدْرِۜ لَيْلَةُ الْقَدْرِ خَيْرٌ مِنْ اَلْفِ شَهْرٍۜ تَنَزَّلُ الْمَلٰٓئِكَةُ وَالرُّوحُ ف۪يهَا بِاِذْنِ رَبِّهِمْۚ مِنْ كُلِّ اَمْرٍۙۛ سَلَامٌ۠ۛ هِيَ حَتّٰى مَطْلَعِ الْفَجْرِ
"O Rahmân ve O Rahîm olan Allâh'ın ismiyle! Muhakkak Biz onu (o ebedî mucize olan Kur'ân-ı Kerîm'i) Kadir Gecesi'nde (Levh-i Mahfûz'dan, birinci kat semaya) topluca indirdik. Kadir Gecesi'nin ne (kadar büyük bir gece) olduğunu sana bildirmiş olan şey de nedir?
(Kimse bilemez ki bildirsin! İşte şimdi Ben sana bildiriyorum ki;) Kadir Gecesi (içerisinde Kadir Gecesi bulunmayan) bin aydan daha hayırlıdır. Melekler de, Rûh (diye adlandırılan Cebrâîl (Aleyhisselâm)) da (o geceden bir dahaki seneye kadar takdîr edilmiş olan) her önemli işten dolayı Rablerinin izniyle onda iner de iner. (Başka zamanlarda Allâh-u Te'âlâ hem belâ hem de selâmet takdîr ederken,) o (geceki takdirler), fecir doğuncaya kadar ancak bir selâmettir." (el-Kadr Sûresi:1-5)
f) 100 kere:
يَا خَالِقُ
“Ey Yaratan”
g) 100 kere:
سُبُّوحٌ قُدُّوسٌ
“Allâh-u Te‘âlâ bütün noksan sıfatlardan son derece münezzehtir, mukaddestir.”
h) Sonunda şu salevât-ı şerîfe okunur:
اَللَّهُمَّ صَلِّ عَلٰى سَيِّدِنَا مُحَمَّدٍ النَّبِيِّ الْأُمِّيِّ وَعَلٰى اٰلِهِ وَصَحْبِهِ وَسَلِّمْ تَسْل۪يمًا
"Ey Allâh! Nebiyy-i Ümmî olan Efendimiz Muhammed'e, âline (Ehl-i Beyti'ne) ve sahâbesine çokça salât et ve çokça selâm et." (Muhammed Mustafâ Mâü’l-‘Ayneyn, Na‘tü’l-bidâyât ve Tavsîfu’n-nihâyât, sh:168)