Ödev cevabı kısaca,
İlk vahiy, Hz. Muhammed'in (s.a.v.) Hira Mağarası'nda ibadet ve tefekkür ettiği bir dönemde gelmiştir. O sırada 40 yaşındaki Hz. Muhammed (s.a.v.), mağaranın içinde bulunan Hz. Cebrail (Cibril) adlı melek tarafından ilk vahiy olan "Oku" emriyle karşılaşmıştır. Hz. Muhammed (s.a.v.), bu olaydan sonra pek çok kez Cebrail tarafından vahiyler almış ve bu vahiyler, sonunda Kuran-ı Kerim'in temelini oluşturmuştur. Bu ilk vahiy, İslam'ın başlangıcıdır ve Hz. Muhammed'in (s.a.v.) peygamberlik görevinin başladığını işaret eder.
Vahiy meleği Cebrâil (a.s.) bu ıssız ve karanlık gecede, güzel bir insan suretinde, etrafa ışıl ışıl nûrlar saçarak göz kamaştırıcı bir aydınlıkla Kâinatın Efendisine göründü. Tatlı fakat gür bir sadâ ile hitap etti: (www.egitimsistem.com)
"Oku!.."
Kâinatın Efendisini hayret ve korku sardı. Yüreği ürperiyordu!
"Ben okuma bilmem!.." diye cevap verdi.
Hazret-i Cebrâil, kendilerini kucakladı ve sıkıp bıraktıktan sonra, tekrar,
"Oku!.." diye seslendi.
Fahr-i Kâinat aynı cevabı verdi:
"Ben okuma bilmem!.."
Hazret-i Cebrâil, ikinci kere Kâinatın Efendisini kucakladı ve sıkıp bıraktıktan sonra yine seslendi:
"Oku!.."
Bu sefer Fahr-i Kâinat:
"Ben okuma bilmem, söyle ne okuyayım?.." dedi.
Bunun üzerine melek, Allah'tan aldığı ve Resûlüne teslim etmeye geldiği Alâk Sûresinin ilk ayetlerini başından sonuna kadar okudu:
"Yaratan Rabbinin ismiyle oku. O Rabbin ki, insanı bir kan pıhtısından yarattı. Oku. Rabbin sonsuz kerem sahibidir. O, insana kalemle yazmayı öğretendir."3
Heyecan ve haşyetin son haddinde Kâinatın Efendisi bizzat konuştuğu lisanla nâzil olan âyetleri kelimesi kelimesine tekrar etti. Artık, inen âyetler Allah Resûlünün hem diline hem kalbine yerleşmişti. O andaki vazifesi sona eren Hazret-i Cebrâil de birden bire kayboluverdi.