Peygamberlik, Allah vergisidir (vehbî). İstemek ve çalışmakla (kesbî) elde edilemez. Peygamberlerin Rabbimiz tarafından seçilmesiyle ilgili olarak Kur’an’da şöyle buyrulmaktadır: “Bu (peygamberlik), Allah’ın lütfudur. Onu dilediğine verir…” Peygamberlik çalısılarak elde edilecek bir şey değil Allah'ın vahiy indirmesi ile olacak bir rütbedir demektir.
Bu kelimeler, birbirinin zıt anlamlısıdır. Arapça kökenli olan bu sözcükler Osmanlı Devleti döneminde kullanılmışlardır. Kesbi sözcüğünden başlayalım anlatmaya.
Kesbi: Bir yetinin veya yetkinin sonradan kazanılması durumunda kesbi ifadesi kullanılır. Bireye doğuştan verilmemiş, bireyin sonradan kendi emekleri ile kazandığı durumlar kesbi durumlar olarak nitelendirilmiştir.
Vehbi: Kesbi sözcüğünün zıt anlamlısıdır. Doğuştan Allah tarafından verilmiş yeti ve yetkilere vehbi denmekteydi. Yine bu sözcük, Osmanlı Devleti döneminde kullanılmış bir sözcük idi.
Peygamberlik, bir çeşit yetki olup; bireylerin çalışarak kazanabileceği bir unvan değildir. Vehbi bir özelliktir, çünkü peygamber olması Allah tarafından istenen bireylere Allah tarafından verilmiş bir özelliktir. Yani peygamberlik kesbi değil vehbidir sözü, bu anlamdadır.