Yerlilerle hicret edenleri kardeş yapmış, Fakirle zengini zekat ile malda ortak yapmış, Dinleri ayrı olan insanlar arasında sözleşmeler imzalatarak toplumsal huzuru sağlamış, Cami yaptırarak ibadet edenleri bir araya getirmiş ve kardeşliğin en zirvesini sağlatmıştır. Toplumdaki zengin, fakir, ırkçılığı ortadan kaldırmıştı.
Allah tarih boyunca peygamberler göndermiş, böylelikle insanlara doğru yolu göstermiştir. Peygamberler Allah'ı tanıtmak, bilgi vermek ve ahireti anlatmak ile yükümü olmuşlardır. Bilindiği üzere İslamiyet barış ve huzur dinidir. Hz. Muhammed (s.a.v.) de insanlığa barışın ve huzurun temsilcisi olarak gönderilmiştir.
Hz. Muhammed (s.a.v.) her zaman barıştan yana olmuştur. Kabe hekimliği olayında kabileler arasındaki sorunu çözerek tarafları barıştırmıştır. Mekke Dönemi boyunca kendisine işkence eden Mekkeli müşriklere bile kötü davranmamış ve barış elçisi olduğunu kanıtlamıştır. Medine'deki kabileler ile imzalanan Medine Sözleşmesi de Hz. Muhammed'in (s.a.v.) barışçıl tarafına örnektir. Medine Sözleşmesi ile inanç, düşünce, mal ve can güvenliğini sağlamıştır. İslam'a davet için Taife gittiğinde, kendisine yapılan olumsuz davranışlara karşı, onlara dua ederek engin bir anlayış göstermiştir. Onun bu tavrı Müslümanların bozgunculuğun yanında değil huzurun ve barışın yanında olmaları gerektiğini göstermektedir.