Çocukları sevmesi, onlara karşı iyi ve merhametle davranması, onların zor anında bile yanında olması anlamına geliyor.
Çocuk ağlarsa namaz kısalır
Sade kendi evlatlarına karşı değil, bütün çocuklara derin bir sevgi ve şefkat besleyen Hz. Peygamber onları ciddiye alır ve seviyelerine inerek problemleriyle ilgilenirdi. Onları kucağına alıp sevdiğine dair pek çok rivayet vardır. Kendilerine değer verdiği için çocukların dostluk ve güvenini kazanması da tabiidir. Onlara yetişkin gibi davranır, bazen şakalaşır, her karşılaştığında selam vererek hal ve hatırlarını sorardı. Hasta olanlara özel olarak geçmiş olsun ziyaretlerinde bulunduğunu biliyoruz.
Katı, acımasız ve sert mizaçlı olan çöl Arapları onun çocuklara gösterdiği sevgi ve merhameti hiçbir zaman anlayamamış, hatta tavırlarını tuhaf karşılamışlardır. Nitekim bir defasında torunu Hasan'ı öperken yanında bulunan bedevi kabile reislerinden Akra b. Habis, “Siz çocukları öper misiniz? Benim on çocuğum var, hiçbirini öpmedim” demiş, bunun üzerine Resul-i Ekrem, “Merhamet etmeyene merhamet olunmaz” cevabını vermişti. Yine “Siz çocukları öper misiniz? Biz öpmeyiz” diyen başka bir şahsa, “Allah senin kalbinden merhameti alıp çıkardıysa ben ne yapabilirim?” dediği bilinir (Buharî, Edeb, 18).