Kur’ân-ı Kerîm’de yetimin muhâfazasına dâir pek çok âyet-i kerîme vardır. Allah Teâlâ, yetimlere karşı hassas olmayı şöyle telkîn eder:
“Yetime karşı kahretme! (Kötü muâmelede bulunma!)” (ed-Duhâ, 9)
“Yetimlerin haklarını vermekte tam adâleti gözetin. Yaptığınız her iyiliği, Allah mutlaka bilir.” (en-Nisâ, 127)
Hayâta gözlerini yetim olarak açmış olan Allah Resûlü de:
“Yetime karşı şefkatli bir baba gibi ol!” tavsiyesinde bulunmuştur. (Heysemî, VIII, 163)
Enes (r.a.) şöyle anlatır:
Vefâtı esnâsında Resûlullah’ın yanındaydık. Bize üç defâ:
“Namaz husûsunda Allah’tan korkun!” dedi. Sonra da şöyle buyurdu:
“Emriniz altındaki insanlar hakkında Allah’tan korkun, iki zayıf hakkında Allah’tan korkun: Dul kadın ve yetim çocuk. Namaz husûsunda Allah’tan korkun!”
Sonra, “namaz, namaz” diye tekrar etmeye başladı. (Mübârek lisanları söylemez olunca bile) rûh-i mübârekleri çıkıncaya kadar bunu içten içe tekrar edip durdular. (Beyhakî, Şuab, VII, 477)