Bu teknikte yazarın amacı, okuyucuyu bir olay içinde yaşatmaktır. Bu tekniğe hikâye etme de denir. Olay akışı vardır. Olaylar birbiri üzerine gelişir ve zaman durmadan geçer. Genellikle haber kipleriyle çekimlenmiş yüklemler kullanılır: Geldi, anlatmış, maviydi vb. Bu teknikle yazılmış bir parçanın en önemli iki özelliği: Zaman akışının olması ve parçanın bir öyküden veya romandan alınmış izlenimi vermesidir. Öyküleme yöntemi roman ve öykü gibi olay esaslı türlerde kullanılır. Bu teknik düşünce yazılarında pek görülmez.
Öyküleme örnekleri
1- O gün hava kapalıydı. İsmet, gün ağarmadan evden dışarı çıktı. Bir süre amaçsızca sokaklarda dolaştı. Sonra ana caddeye çıkıp bir bankta oturdu. İşe geç kalmamak içi koşturan insanları ve tramvayları seyretti. Derken yağmur başladı. İnsanlar ıslanmamak için sağa sola kaçışırken İsmet olduğu yerde kaldı.
2- Hilal ile Serdar yaklaşık iki yıl önce tanıştı. Başta mutlu görünüyorlardı. Daha sonra sık sık tartışmaya başladılar. Tartışmalar zamanla şiddetli kavgaya dönüştü. Bir yıl önce birbirini deli gibi seven iki insan adeta düşmana dönüşmüştü. Tüm bunlara rağmen altı ay gibi kısa bir sürede önce nişanlanıp sonra evlendiler. Evlenirlerse düzeleceğini düşündükleri birçok şey daha da kötüye gitti. En sonunda boşandılar.
Öyküleme ile betimleme arasındaki farklar hangileridir
Öykülemede olaylara daha çok sık yer verilir ve nesnel bir dil kullanılır. Betimleme ise olaylardan çok şahsi fikirlere, gözlemlere ve izlenimlere dayanır. Bir karakterin fiziki ya da karakteristik özellikleri betimleme yolu ile anlatılır. Yaşanan olayları giriş - gelişme - sonuç bölümlerine ayırarak anlatmak içinse öyküleme yöntemine başvurulur.