Oruç tutmak, farz olan bir ibadettir. Oruç tutmanın zamanı vardır. Bireysel olarak buluğa ermek gerekir. Farz olarak oruç tutmak için de Ramazan ayını beklemek gerekir. Ramazan ayı boyunca oruç tutmak, İslam’ın şartlarından biridir. Bu ayda oruçlu olan insanlar Allah’ın rızasını kazanmak için uğraşır.
Oruç tutmak, bireysel olarak insanı zinde tutar, sağlıklı bir birey haline getirir, nefsini terbiye eder, sabırlı olmayı öğretir. Oruç tutmanın toplumsal olarak da faydaları bulunmaktadır. Oruçlu insanlar sabırlı olur ve halden anlarlar. Yardımlaşmak, paylaşmak, dayanışma halinde olmak toplumsal olarak orucun faydaları şeklinde yaşanmaktadır. Ramazan manevi bir iklim havasını yaşatır. Bu nedenle Müslümanlar Ramazan çok önem ve değer verirler.
- Kan şekerini ayarlar
- Huzur verir
- Vücudu dinlendirir
- Sosyal birlikteliği artırır
- İrade eğitimini sağlar
- Sahip olunan değerlerin farkına varılır
Oruç ibadetinin toplumsal yararları
Oruç ibadetinin bireysel yararlarının yanında toplumsal yararları da vardır. Ramazan ayı bir anlamda yardımlaşma ve dayanışma ayıdır.
Yardımlaşma ve dayanışma insanları birbirine yaklaştıran davranışların en önemlilerindendir. Toplumun halinde yaşayan insanların mutlaka birbirlerine ihtiyaçları vardır.
Oruç yardımlaşma ve dayanışma duygusunu geliştiren bir ibadettir. Oruç tutan varlıklı bir kimse, yoksulluğun ne olduğunu aç ve susuz kalarak daha iyi öğrenir. Bu sayede yoksulluğun sıkıntısını bizzat yaşar Yoksulların yaşadığı güçlüklerin farkına varır. Yoksullara daha çok yardım yapmayı arzular. Yapılan bu yardımlar insanlar arasında sevgi ve saygı bağlarını kuvvetlendirir. Cömertlik duygularını geliştirir.
Bunun yanında ramazan ayında kurulan iftar ve sahur sofraları, kılınan teravih namazları ve mukabele gibi dini uygulamalar toplumdaki bireyleri birbirine yakınlaştırır. Ayrıca dinimizin emrettiği mali ibadetlerden biri olan fitre bu ayda verilir. Zenginler zekâtlarını bu ayda vermeye özen gösterirler. Bu durum toplumda büyük bir yardımlaşma ve dayanışma ortamı oluşur.