Yaklaşık 800 bin öğretmen, zorunlu olarak il dışı tayine tabi tutulacak. Eğitimciler, rotasyonun eş durumu sebebiyle aile yapısını etkileyeceğinden endişeli.
Eğitim camiasının geçen yıl sert şekilde karşı çıkmasıyla ertelenen öğretmen rotasyonu, Milli Eğitim Bakanlığı’nın (MEB) yeniden gündemine girdi. Yaklaşık 800 bin öğretmenin etkilenmesi beklenen rotasyona göre, öğretmenler mecburi il dışı tayinine tabi tutulacak. Geri çekilen geçen seneki düzenlemede ise öğretmenler il içinde başka okula tayin isteyebiliyordu. Aktif Eğitimciler Sendikası Başkanı Osman Bahçe, zorunlu tayinin öğretmenlerin aile yapısına zarar vereceğini söyledi.
Yarına Bakış'ın haberine göre, MEB’in son şeklini verdiği düzenleme Bakan İsmet Yılmaz’ın onayına sunuldu. Yeni rotasyonda yıl sınırının ne kadar olacağı bilinmiyor. Geçen yıl çıkarılan yönetmeliğe göre, öğretmenin bir okulda görev yapma sınırı en fazla 12 yıldı. Öğretmenler görev yaptıkları il içinde tayin talebinde bulunabiliyordu. Yeni düzenlemeyle öğretmenler il içi tayin tercihinde bulunamayacak, tayinler iller arası yapılacak. İller, TÜİK’in belirlediği gelişmişlik endeksine göre 6 bölgeye ayrılacak ve her bölgede minimum çalışma süresi belirlenecek. Daha önce o gruptaki illerin birinde çalışmış öğretmenler o bölgedeki çalışma süresinden muaf tutulacak.
''ROTASYON DEĞİL EZİYET''
Gündeme gelen rotasyona eğitim çevreleri karşı çıkıyor. Aktif Eğitimciler Sendikası Başkanı Osman Bahçe, rotasyonun eğitimin paydaşlarıyla görüşülmesi gerektiğini ifade etti. Bahçe, şunları kaydetti: “Rotasyon, bu öğretmenlerimizin ailelerini, öğrencileriyle birlikte yüzbinlerce insanın hayatını yakından ilgilendiriyor. Böyle bir uygulamanın gerekliliği, konunun tüm ilgilileriyle etraflıca görüşülerek ve belli bir mutabakatla sağlanmalıdır. Aksi takdirde, kimseyi hoşnut etmeyen bir eziyet ve sorun olarak görülecektir. Öğretmenlerin, velilerin ve diğer paydaşların fikirlerini almadan, ‘ben yaptım, oldu’ mantığıyla atılacak hiçbir adımın milli eğitimimize bir faydası yoktur. Bakanlığın, eğitimle alakalı çok daha hayati sorunları varken zorunlu tayinle meşgul olması son derece manidardır.”