Fasulye gibi kendini nimetten saymak; kendine çok değer vermek, kendini bir şey sanmak.
Kendini fasulye gibi nimetten saymak; tkz. kendini çok önemli biri gibi görmek.
Nimet bilmek; bir şeyi lütuf kabul etmek:
Çaylarımıza koşarlar, evimize davet edilmeyi nimet bilirler, etrafımızda dolaşırlar. - H. C. Yalçın.
Nimeti ayağıyla tepmek; kısmetini ayağıyla tepmek.