Hayır neojen dönem zemini depreme dayanıklı değildir bilakis depremde tehlikeli olabilecek bir zemin çeşitidir. Çünkü neojen dönmede oluşan yani üçüncü zamanın bölündüğü dört büyük devirden son ikisi olan pliyosen ile miyoseni birden kavrayan dönemde daha çok zemin oluşumu zayıf kum, kil ve marn gibi gevşek yapıdadır..
Ancak genel olarak, bir zeminin deprem dayanıklılığı, o zeminin jeolojik özelliklerine ve üzerinde inşa edilen yapıların inşaat kalitesine bağlıdır. Deprem dayanıklılığı, zeminin elastikiyeti, konsolidasyonu ve sıkıştırılabilirliği gibi faktörlere bağlıdır.
Hangi zeminin daha dayanıklı olduğunu anlamak için öncelikle rezonans olayını kavramak gerekiyor. Rezonans, bilimsel bir tanım olarak şu şekilde ifade edilir; 'Belirli bir frekansta titreşen bir sistemin, aynı frekanstaki dış titreşimin etkisinde kalarak yüksek genlikle titreşmesi (sarsılması) olayıdır.
Eğer bina kayalık bir zemindeyse, o zemin deprem dalgalarını (frekanslarını) olduğu gibi binaya iletir ve bir bina frekansı ile dalga frekansının aynı olma olaslığı neredeyse milyonda birdir.
Kayalık zeminde tek bir frekans oluşur ve bu frekansın bina frekansı ile eşleşmesi çok düşüktür. Ancak gevşek zeminde birçok frekans oluşur ve bina ile eşleme olasılığı yükselir.
Neojen dönem nedir
Neojen dönemi, yaklaşık 23.03 ila 2.58 milyon yıl önce gerçekleşen jeolojik bir zaman dilimidir. Bu dönem boyunca, birçok farklı çevresel koşula bağlı olarak farklı türde zeminler oluştu. Dolayısıyla, genel bir cevap vermek zordur ve zemin yapısı bölgesel olarak değişebilir.
Türkiye'de neojen dönem
Türkiye, Neojen döneminde önemli jeolojik hareketlilik yaşamış bir bölgedir. Bu dönem boyunca, Türkiye'nin birçok bölgesinde fay hatları oluştu ve dağ oluşumu süreci devam etti.
Türkiye'nin batısında, İzmir-Ankara sınırından başlayıp Kuzey Anadolu Fayı'nın doğu ucu olan Erzincan civarına kadar uzanan yaklaşık 1,500 km uzunluğundaki Kuzey Anadolu Fayı (KAF) önemli bir fay hattıdır. KAF, Neojen dönemi boyunca oluştu ve günümüzde de aktif olarak hareket etmektedir. Bu fay hattı, tarihte birçok büyük deprem oluşumuna sebep olmuştur.
Ayrıca, Türkiye'nin batısındaki Toros Dağları, Neojen dönemi boyunca dağ oluşumu sürecine devam etti. Bu dönemde, Toroslar'ın bazı bölümleri yükselmeye başladı ve derin vadiler oluştu. Bu dağlar, aynı zamanda Türkiye'deki birçok fay hattına ev sahipliği yapmaktadır.
Bunun yanı sıra, Türkiye'nin batısında ve güneybatısında, Neojen dönemi boyunca denizel çökellerin birikmesi sonucu oluşan geniş bir havza bulunmaktadır. Bu havzalar, Türkiye'nin önemli petrol ve doğalgaz kaynaklarını barındırmaktadır.
Sonuç olarak, Türkiye, Neojen dönemi boyunca birçok fay hattının oluştuğu, dağ oluşumu sürecinin devam ettiği ve geniş denizel havzaların oluştuğu bir bölgedir. Bu dönem boyunca yaşanan jeolojik hareketlilik, günümüzde Türkiye'nin zengin doğal kaynaklara sahip bir bölge olmasına katkıda bulunmuştur.