Nazilli Destanı Metni Sayfa 259 Cevapları
HAZIRLIK ÇALIŞMALARI
1. Üretmek ve üretim denince aklınıza neler geliyor?
Sanayi, ürün, sanat, bilim.
2. “Tarlada izi olmayanın harmanda sözü (yüzü) olmaz.” atasözüyle ne anlatılmak istenmektedir?
Kendini işe vermeyenden, bir iş üretmeyenden hayır gelmez.
3. Üretim kelimesinin zıt anlamlısı nedir?
Tüketim.
Nazilli Destanı Metni Sayfa 261 Cevapları
1. ETKİNLİK
Okuduğunuz metinde geçen anlamını bilmediğiniz kelime ve kelime gruplarını daire içine alınız. Sıra arkadaşlarınızla birlikte bunların anlamlarını tahmin ediniz. Daha sonra bu kelime ve kelime gruplarının anlamlarını Türkçe sözlük, atasözleri ve deyimler sözlüğü vb. den yararlanarak öğreniniz. Bu kelime ve kelime gruplarını kendi sözlüğünüze kaydetmeyi unutmayınız.
basma: Üzerinde bası ile yapılmış renkli biçimler bulunan pamuklu kumaş
istim: Gücünden yararlanmak için elde edilen buhar, islim
kasnak: Nakış işlemek için gergef gibi kullanılan, kumaşı germeye yarayan, tahtadan çember
ecza: Çeşitli amaçlarla kullanılan kimyasal madde
klişe: Baskıda kullanılmak amacıyla, üzerine kabartma resim, şekil, yazı çıkarılmış metal levha
gravür: Ağaç, taş veya metal bir levhanın oyularak işlenmesi ve bunun bir yüzeye basılması tekniği
yunmak: Yıkanmak
iğ: Pamuk, yün vb.nden iplik eğirmekte kullanılan, ortası şişkin, iki ucu sivri ve çengelli olan, ağaçtan yapılmış araç, eğirmen, kirmen
2. ETKİNLİK
Okuduğunuz metinle ilgili aşağıdaki soruları cevaplayınız.
1. Yazarın Nazilli Basma Fabrikasına gidiş amacı nedir?
Cevap: Basma renklerini ve nakışlarını incelemektir.
2. Nazilli Basma Fabrikasında yazarın ilgisini en çok çeken şey nedir?
Cevap: Pamuğun iplik olması işlemidir.
3. Yazar metinde neleri karşılaştırmıştır?
Cevap: İstanbul’daki basma fabrikaları ile Nazilli’deki basma fabrikasını kaşrılaştırmıştır.
4. Metinde çeşitli benzetmeler yapılmıştır. Bu benzetmelerin olduğu bölümlerin altını çiziniz. Bu benzetmelerden en çok hoşunuza giden hangisidir?
Cevap: Yazarın pamuk tarlalarını tarif ederken “Sanki milyonlarca küçücük başlı, kalın dudaklı çocuk, üstlerinden geçen bir buluta tuzak kurmuşlar, her tarafını bir güzel ısırmışlar, hepsinin kalın dudaklarında bir tutam bulut.” benzetmesi en çok hoşuma gidendir.
5. Yazarın gözlem yeteneği ile ilgili ne tür çıkarımlarda bulunabilirsiniz?
Cevap: Yazar çok iyi bir gözlemcidir. Her detayı benzetmeler kullanarak hatırlaması ve aktarması çok iyidir.
6. Metnin konusu nedir?
Cevap: Bir basma fabrikasının işleyişi.
7. Metnin ana fikrini en iyi anlatan üç kelime nedir?
Cevap: Üretim, emek, hayranlık
Nazilli Destanı Metni Sayfa 262 Cevapları
3. ETKİNLİK
a. Okuduğunuz metinle ilgili aşağıdaki soruların cevabını karşılarına yazınız.
• Yazar, metinde gezip gördüğü bir yerle ilgili izlenimlerini mi yoksa tanık olduğu bir olayı mı anlatmıştır? Gezip gördüğü bir yerle ilgili izlenimlerini anlatmıştır.
• Yazar, gezip gördüğü yerleri anlatırken çeşitli betimlemelerden ve benzetmelerden yararlanmış mıdır? Evet.
• Metni okuduktan sonra Nazilli Basma Fabrikası ve orada üretilenler hakkında belli bir bilgiye sahip oldunuz mu? Evet.
• Metni okurken kendinizi Nazilli Basma Fabrikasını yazarla birlikte geziyormuş hissine kapıldınız mı? Evet.
• Sizce yazar gezdiği yerdeki her şeyi anlatmış mıdır? Hayır. Mesela oradaki çalışanları anlatmamıştır.
b. Aşağıdaki açıklamaları okuyunuz.
Yurt içinde ya da dışında gezip görülen yerlerin ilgi çekici yönlerinin anlatıldığı yazı türüne gezi yazısı denir.
Gezi yazıları, gezip görmenin ve iyi bir gözlemin ürünüdür. Gezi yazılarında yazar, gözlemlerinin yanı sıra duygu ve düşüncelerini de aktarır.
Gezi yazılarında okur, yazarın anlattığı yerleri sanki yazarla birlikte geziyormuş hissine kapılır.
Gezi yazılarının amacı, gezilen yeri okuyucuya her yönüyle tanıtmaktır.
Etkinliğin “a” bölümündeki sorulara verdiğiniz cevaplardan ve yukarıdaki bilgilerden yola çıkarak “Nazilli Destanı”nın türünü söyleyiniz.
Cevap: Gezi yazısı
c. Aşağıdaki metin parçalarını okuyunuz. Bunlardan hangileri “Nazilli Destanı”yla aynı türde yazılmış bir metinden alınmıştır? İşaretleyiniz.
( ) |
(…) Kapıyı çalıp içeri girmeyi ümit ediyordu. Bir kere içeri girsindi, sonra başına geleceklere razıydı. Kim bilir annesi neler söyleyecekti? Tam kapıya geldiğinde bütün cesaretini kaybetti. Tam kapıyı çalacakken geriye kaçtı. Tekrar kapıya yaklaştı bir türlü karar veremiyordu. Dördüncü defa çok hafifçe kapıyı tıkırdatacak cesareti kendinde buldu. Bir hayli bekledi, gelen giden yoktu. Aradan yarım saat geçmişti ki üst kattaki parmaklıktan kafasında kocaman bir fenerle bir salyangoz göründü. (…) Carlo Collodi (Karlo Kollodi) |
Nazilli Destanı Metni Sayfa 263 Cevapları
( ) |
(…) Kadınlar, çocuklar, akıl almaz parlaklıkta göz alıcı renkler içinde. Bayram şenlikleri yol boyunca sıklıkla karşımıza çıkıyor. Bayram traşı için gecikmiş olan erkekler ve çocuklar, şenlik patırtısı arasında, sokağa atılan bir iskemleye oturmuş, güle söyleye saç traşı oluyorlar. Yol üstünde arada bir camilere de rastlıyoruz. Otobüsümüz, zengin tarım alanlarıyla çöl görünümlü kırsal yörelerden geçerek Abidos Tapınağı’na ulaşıyor. Bu yolculuk Mısır’ı daha yakından tanımamızı sağlıyor. (…) Gülten Dayıoğlu |
(X) |
(…) Top dökümhanesi, İstanbul’un deniz kıyısından yüz adım içeride, bir dağın eteğindedir. Savaşa dayanıklı, sağlam ve kalın duvarları vardır. Tahtadan yapılmış damında nöbetçiler gezinir. Tunç eritirken ateş sıçrarsa nöbetçiler sıçrayan ateşi söndürür. Yüzlerce top kalıbı, yumurtayla karıştırılmış çamurla yapılır. Dört tarafı ateş taşıyla yapılmış iki fırını vardır. Ocağın altı boş, üzeri kubbelidir. Bu kubbenin içine eski top kırıkları konur. Bitişiğindeki aralıkta kalay hazırlanır. Bakır ve kalay belirli oranlarda katıldığında özel kâtipler burada hesap tutarlar. (…) Evliya Çelebi |
( ) |
Adamın biri, bir gün Hoca’ya kaç yaşında olduğunu sormuş. Hoca da: — Kırk yaşındayım, demiş. Aradan on yıl geçtikten sonra yine aynı adam: — Hoca, şimdi kaç yaşındasın, diye sormuş. Hoca, yine aynı cevabı vermiş: — Kırk yaşındayım! — Nasıl olur? On yıl önce de kırk yaşında olduğunu söylemiştin? Hoca, başını sallamaya başlamış: — Arkadaş, demiş, er olan sözünden dönmez! Söz bir, Allah bir. Yirmi otuz yıl sonra da sorsan aynı şeyi söylerim!.. Necip Fazıl Kısakürek |
Nazilli Destanı Metni Sayfa 264 Cevapları
4. ETKİNLİK
Aşağıdaki cümlelerde yer alan zamirleri bulunuz. Bu zamirlerin metnin anlamına nasıl katkı sağladığını cümlelerin altına yazınız.
• Benim İstanbul’da gördüğüm basma fabrikaları Nazilli’dekinin yanında çocuk oyuncağı gibi kaldı.
“Benim” → kişi zamiri, “-ki” → ilgi zamiri
• Bunların işini hemen hemen matbaa makinelerinin bir eşi olan dev makineler görüyordu.
İşaret zamiri
• Pamuğun iplik olması için geçtiği dört beş salondan bir tanesi bu…
İşaret zamiri
• Bizimki orta hâlli bir fabrika sayılırmış.
“Bizim” → kişi zamiri, “-ki” → ilgi zamiri
• Hepsinin kalın dudaklarında bir tutam bulut.
Belgisiz zamir
• O şeytan çekici gibi kendi başlarına bir sürü işler beceren iğleri insanın gidip birer birer öpeceği geliyor.
Kişi zamiri
5. ETKİNLİK
Yaratıcı konuşma tekniğini kullanarak “üretim ve gelecek” konulu bir konuşma yapınız. Bu tekniğe göre her öğrencinin bir önceki arkadaşının konuyla ilgili söylediklerinden hareketle konuşarak konuya farklı bir bakış açısı getirmesi gerektiğini unutmayınız.
Yaratıcı konuşma tekniği sınıf ortamında yapılabilecek bir tekniktir. Bu etkinlik sınıfta yapılmalıdır.
6. ETKİNLİK
Gezip gördüğünüz, hakkında bilgi topladığınız imalathaneyi tanıtan bir yazı yazınız. Bu yazınızda anlatımı desteklemek için grafik ve tablo (imalathanede üretilen ürünün miktarı, imalathanedeki çalışan sayısı, kullanılan ham madde miktarı vb.) kullanınız. Çektiğiniz fotoğraflarla yazınızı süsleyiniz. Yazınızda imalathanedeki üretim aşamalarını ayrıntılı biçimde, işlem basamaklarına göre anlatınız.
Yazınızda yabancı dillerden alınmış, dilimize henüz yerleşmemiş kelimelerin yerine Türkçelerini kullanınız. Yazınızın içeriğine uygun bir başlık belirleyiniz.
Yazınızı okuyunuz. Anlam bütünlüğünü bozan ifadeler yazım ve noktalama kurallarına uygunluk bakımından yazınızı gözden geçiriniz. Gözden geçirdikten sonra yazınızı sosyal medyada paylaşınız.
Gezdiğiniz imalathaneye göre bu etkinliği siz yapabilirsiniz.
Nazilli Destanı Metni Sayfa 265 Cevapları
GELECEK DERSE HAZIRLIK
• Çalışmakla ilgili atasözleri ve özlü sözler bulunuz.
Atasözleri:
- İşleyen demir ışıldar
- Akan su yosun tutmaz
- Açık ağız aç kalmaz
- Aç ayı oynamaz
- Emek olmadan, yemek olmaz
- Yazın çalışan kışın gülüşür
- Yazın başı pişenin, kışın aşı pişer
Özdeyişler:
- Çalışmak; sıkıntıyı, kötülüğü ve yoksulluğu uzaklaştırır. Andre Maurois
- Ne kadar çok çalışırsan, o kadar mesut olursun. Charles Dickens
- Bilginin efendisi olmak için çalışmanın uşağı, olmak şarttır. Honore de Balzac
- Hiç kimse, kendi el emeğinden daha hayırlı bir şey yememiştir. Hz. Muhammed (sav.)
- En büyük makam, en büyük hak, çalışanlara ait olacaktır. Mustafa Kemal Atatürk
- Çalışmak, her şeyi fetheder. Virgilius
• Gelecekte yapmak istediğiniz meslekle ilgili bilgi edininiz.
Ben Doktor olmak istiyorum
Okula başladığımda öğretmenimiz herkese tek tek sordu. Büyüyünce ne olmak istiyorsunuz çocuklar. Daha ilk günden vermiştim kararımı. Doktor olacaktım ben. Hastalara yardım eden, onları iyileştiren, daha rahat ve sağlıklı bir yaşam sürmelerini sağlayan, hayatları kurtaran bir doktor olmalıydım ben.Biz çocukları korkutmayan, onların canını yakmayan ve geleceğe güvenle bakmalarını sağlayan bir doktor olmalıydım. İşte o gün verdim kararımı ve beyaz önlüğümü giymek için emin adımlarla gidiyorum.