Ödev cevabı kısaca,
Bir Elif Bacı vardı. Kahramandı Kurtuluş Savaşı’nda. Elleri kınalı, gözleri üzüm üzüm iridir Elif Bacı. Kocabaş’ına yükledi mi mermileri dağlar taşlar aşar orduya moral ve mühammat verirdi. Bir gün yine böyle yolda giderken Kocabaş çatladı ikiye. Düştü kaldı. Eyvahtı kim taşıyacaktı mermiyi orduya. Yüklendi sırtına Kağnıyı ki bu kağnı Mustafa Kemal’in Kağnısıydı. Vurdu dağlara taşlara yetiştirdi mermileri askerlere. Böyle kazandık Kurtuluş’u biz. Var olasın Elif Bacı…
Mustafa Kemal’in Kağnısı
Kurtuluş savaşı yıllarında erkekler cephede düşmana karşı savaşırken Türk kadını da var gücüyle askerlere mermi taşıyordu. Elif de diğer kadınlar gibi cepheye mermi taşıyordu. Elif’in Kocabaş ve Sarıkız isimlerinde iki öküzü vardı. Elif öküzleri ile kardeş gibiydi. Elif; iri yapılı, gücü kuvveti yerinde, elma yanaklı, üzüm gözlü güzel bir kadındı. Elif, asker arasında bir seferde götürdüğü yükün çok olası ve yükü çabuk götürmesi ile ün yapmıştı. Elif kağnısına “Mustafa Kemal’in Kağnısı” derdi.
Cephedeki askerleri düşünür var gücü ile gece gündüz demeden yol alır, cephaneyi en hızlı şeklide cephedeki askerlere teslim ederdi. Yine bir gün Elif kağnısına mermileri yüklemiş giderken ihtiyarlıktan ve zayıflıktan bitkin düşen öküzü Kocabaş yeri yığılıp kalmıştı. Kacabaş’ın bu halini gören Sarıkız da mahzunlaşmıştı. Elif ne yaptı ise de Kocabaş’ı yığıldığı yerden kaldıramamıştı. Mustafa Kemal’in Kağnısı’nın yarı yolda kaldığı düşüncesi Elif’i kahretmişti. Elif bu duruma seyirci kalamazdı. Kocabaş’ın yerine koştu kendini Elif ve yürüdü düşman üstüne.
Elif Bacı ve Mustafa Kemal'in Kağnısı
Bir Elif Bacı vardı. Kahramandı Kurtuluş Savaşı’nda. Cepheye kağnısıyla mermi taşır, yaşlı hayvanları ile yollara düşer, durmadan usanmadan yol alırdı.
Elleri kınalı, gözleri üzüm üzüm iriydi ve bir o kadar da cesurdu Elif Bacı. Kocabaş’ına yükledi mi mermileri hayvanları ile dağlar taşlar aşar orduya yetişir, onlara mermi ve mühammat verirdi.
Bir gün yine böyle yolda giderken Kocabaş birden yığıldı. Elif kız yalvardı kalksın diye, "kulun olayım Kocabaş" dedi. Kocabaş yaşlıydı ve bu yorgunluğa daha fazla dayanamadı. Düştü kaldı. Elif kız çaresiz kaldı. Hem hayvanına üzüldü, hem cepheye gidecek olan mermileri şimdi kim taşıyacaktı.
Yüklendi sırtına Kağnıyı diğer hayvanı ile beraber. Bu şanlı kağnı yolda kalmayacak, ilerleyecekti orduya yardım edecekti. Çünkü bu kağnı Mustafa Kemal’in Kağnısıydı. Vurdu dağlara taşlara, durmadan usanmadan, yorulmadan yetiştirdi mermileri askerlere.
Böyle kazandık Kurtuluş savaşını biz. Elif bacıların cesareti, özverisi, vatan sevgisi ile kazandık.