Kardeşlik, sen ben davası gütmeden biz olma bilincine ermektir, birlikten doğan manevi güce yaslanır, aile, cemaat, millet ve ümmet olmayı; var olmanın ve birlikte yaşamanın bir gereği ve bereketin başat sermayesi olarak görürüz. Allah için sever, Allah için buğzederiz. Sevgimizin ve buğzumuzun temelinde Allah rızası vardır. Türk, Kürt, Arap, Çerkez, Laz… hangi ırka ya da kavme mensup olursak olalım ve hangi ülke sınırları içerisinde yaşarsak yaşayalım, tanışmak içindir alt kimliğimiz, ayrılık sebebi değildir
Muhacir ve Ensar kardeşliği bugün çeşitli durumlarda ve şekillerde hayata geçirilebilir. Göçmen ve mültecilere destek olmak, yardımlaşma ve dayanışma projeleri düzenlemek, eğitim ve öğrenme paylaşımında bulunmak, sosyal hizmet kuruluşlarına destek vermek gibi faaliyetlerle bu kardeşlik ruhu yaşatılabilir. Bu şekilde insanlar arasında dayanışma, yardımlaşma ve toplumsal adalet duygusu güçlendirilebilir.